Sanayi Devrim'inden sonra enerji, ülkelerin gelişmesinde temel unsurlardan biri olmuştur. Özellikle petrol, doğal gaz ve kömür ülkelerin gelişimini sağlaması için stratejik değere sahiptir. Ancak bu kaynakların kısıtlı olması ve her ülkenin sınırları içerisinde bulunmaması, enerji kaynaklarına ulaşımın zor olması ülkelerin enerji güvenliği kaygılarını artırmıştır. Avrupa Birliği de en fazla enerji kaynağına ihtiyaç duyan bölgesel güçlerden biridir ve doğal olarak kendi arz güvenliğini sağlamak istemektedir. AB güvenliğinin temel noktasını enerji güvenliği oluşturmaktadır. Avrupa Birliği enerjiye olan ihtiyacının büyük bir kısmını Rusya'dan ve Kuzey Afrika ülkelerinden aldığı doğal gazdan karşılamaktadır. 2008 Rusya-Gürcistan savaşı ve Ukrayna Krizi'nden sonra AB'nin enerji güvenliği konusundaki endişeleri artmış ve Avrupa Birliği alternatif enerji kaynakları arayışına girmiştir. Bu noktadan hareketle bu çalışmada, enerji güvenliği kavramına değinilmiş, bu kavrama AB'nin Enerji politikaları incelenerek açıklık getirilmeye çalışılmıştır. Ayrıca bu güvenliğin sağlanmasında Rus gazına alternatif olabileceği düşünülen Güney Kafkasya'ya ait doğal gazın yeri ve önemine işaret edilmiştir.
After the Industrial Revolution, energy has become a primary element regarding the development of states. In particular, oil, natural gas, and coal carry a strategic value for states to ensure their development. However, given that these resources are limited and not to be found within the borders of all states, and further the difficulty in accessing energy resources increased the worries of states about their energy security. The European Union is one of the most dependent regional powers on energy resources and therefore wants to guarantee the security of supply. Energy security is indispensable in the security context of the European Union. The EU mostly satisfies its energy need through Russian and North African natural gas. After the 2008 Russia-Georgia War and the Ukraine Crisis, the EU concerns about energy security augmented and the EU sought ways of alternative energy resources. From this point forth, in this work, the term of energy security is addressed, and particularly by examining the EU politicies on energy security, it is endeavoured to shed light on this term. Moreover, for the sake of establishing the energy security, the status and importance of the South Caucasian natural gas, which is assumed as an alternative to the Russian gas, are highlighted