E-sağlık okuryazarlığı, bireylerde siberkondrinin ortaya çıkmasının önlenmesi ve bireylerin hekimle kurdukları ilişkide güven iletişiminin geliştirilmesi bakımından önemlidir. Bu düşünceden hareketle çalışmanın amacı, e-sağlık okuryazarlığının siberkondriye etkisinde güven iletişiminin aracı rolünü ve katılımcıların sosyo-demografik özelliklerinin siberkondri, e-sağlık okuryazarlığı ve güven iletişiminde bir farklılık oluşturup oluşturmadığını ortaya koymaktır. Çalışmanın örneklemini Eskişehir ilinin Odunpazarı merkez ilçesinde yaşayan basit tesadüfi örnekleme yöntemi ile seçilen 395 birey oluşturmaktadır. Çalışmada McElroy ve Shevlin (2014) tarafından geliştirilen ve Uzun (2016) tarafından Türkçeye uyarlanan "Siberkondri Ciddiyet Ölçeği", Norman ve Skinner (2006a) tarafından geliştirilen ve Gencer (2017) tarafından Türkçeye uyarlanan "E-Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği", Yılmaz (2005) tarafından geliştirilen "Hasta-Hekim İlişkisinde Güven İletişimi Ölçeği" ve katılımcıların sosyo-demografik özelliklerinden oluşan bir anket formu kullanılmıştır. Elde edilen verilerin geçerlilik ve güvenilirlik analizleri yapılmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistiksel yöntemler, korelasyon analizi, SPSS Process Macro 4. Model regresyon analizi, bağımsız örneklerde t-testi ve tek yönlü varyans analizi kullanılmıştır. Çalışmanın bulgularına göre siberkondri ve alt boyutları, e-sağlık okuryazarlığı, güven iletişimi arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki bulunmaktadır. E-sağlık okuryazarlığının siberkondri ve alt boyutları üzerinde negatif yönlü etkisi; güven iletişiminin siberkondri ve alt boyutları üzerinde negatif yönlü etkisi bulunmaktadır. E-sağlık okuryazarlığı güven iletişimini pozitif yönde etkilemektedir. Ayrıca e-sağlık okuryazarlığının siberkondriye etkisinde güven iletişiminin aracı rolü bulunmaktadır. Katılımcıların medeni durumu e-sağlık okuryazarlığında; medeni durumu, yaşı ve eğitim durumu (zorlantı alt boyutu hariç) siberkondri ve alt boyutlarında; cinsiyeti, medeni durumu, yaşı ve eğitim durumu güven iletişiminde anlamlı farklılık oluşturmaktadır. Sonuç olarak e-sağlık okuryazarlığının ve güven iletişiminin geliştirilmesi siberkondrinin azalmasına, e-sağlık okuryazarlığının artması güven iletişiminin artmasına katkı sağlamaktadır. Bu sebeple e-sağlık okuryazarlığı becerisini güçlendirme çalışmalarının yapılması, güvenilir sağlık bilgi sayfalarının oluşturulması ve teşvik edilmesi, hekimlerin güven iletişimini kuvvetlendirme adına uygun etkileşim ortamının sağlanması ve iletişim becerilerinin geliştirilmesi için mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim programlarının düzenlenmesi önerilmektedir. Konunun önemi açısından daha geniş bir örneklemde ve farklı araştırma yöntemlerini kullanarak siberkondri, e-sağlık okuryazarlığı ve güven iletişiminin araştırılmasında fayda vardır.
E-health literacy is important in terms of preventing the emergence of cyberchondria in individuals and developing trust communication in individuals' relationship with the physician. The purpose of studying with this in mind is to reveal the role of trust communication in the effect of e-health literacy on cyberchondria and whether the socio-demographic characteristics of the participants make a difference in cyberchondria, e-health literacy and trust communication. The sample of the study consists of 395 individuals selected by simple random sampling method living in the central district of Odunpazarı, Eskişehir. "Cyberchondria Severity Scale" developed by McElroy and Shevlin (2014) and adapted to Turkish by Uzun (2016), "E-Health Literacy Scale" developed by Norman and Skinner (2006a) and adapted to Turkish by Gencer (2017), "Trust Communication Scale in the Patient-Physician Relationship Scale" developed by Yılmaz (2005), and a questionnaire form consisting of the and the socio-demographic characteristics of the participants was used in the study. Validity and reliability analyzes of the obtained data were made. Descriptive statistical methods, correlation analysis, SPSS Process Macro 4. Model regression analysis, t-test and one-way analysis of variance were used in the analysis of the data. According to the findings of the study, there is a statistically significant relationship between cyberchondria and its sub-dimensions, e-health literacy and trust communication. Negative effects of e-health literacy on cyberchondria and its sub-dimensions; trust communication has a negative effect on cyberchondria and its sub-dimensions. E-health literacy positively affects trust communication. Moreover, trust communication has a mediating role in the impact of e-health literacy on cyberchoria. Marital status of the participants in e-health literacy; marital status, age and educational status (excluding the sub-dimension of compulsion) in cyberchondria and its sub-dimensions; gender, marital status, age and educational status make a significant difference in trust communication. As a result, the development of e-health literacy and trust communication contributes to the reduction of cyberchondria and the increase of e-health literacy contributes to the increase in trust communication. For this reason, it is recommended to organize pre and post-graduate education programs in order to strengthen e-health literacy skills, to create and promote reliable health information pages, to provide the appropriate interaction environment for strengthening the trust communication of physicians, and to develop communication skills. Based on the importance of the subject by using a larger sample and different research methods cyberchondria, e-health literacy and trust communication of the study it is beneficial.