Amaç: Total diz artroplastisi, dejeneratif artrit gibi birçok diz eklemi hastalığına bağlı olarak gelişen ağrı ve hareket kısıtlılığını gidermek amacıyla uygulanan; anti inflamatuar tedavi, fizik tedavi, eklem debritmanı, sinovyektomi, distal femoral osteotomi, yüksek tibial osteotomi gibi tedavi seçeneklerinin yetersiz kaldığı durumlarda sıklıkla tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Dünyada ve ülkemizde her geçen yıl uygulanan total diz artroplastisi sayısı arttıkça ortaya çıkan komplikasyon sayısı da artmaktadır. Bu komplikasyonlardan biri de protez sonrası ortaya çıkan enfeksiyondur. TDP sonrası gelişen enfeksiyonun tedavisinde uygulanan yöntemlerden biri de iki aşamalı revizyon ameliyatlarıdır. Bu çalışmanın amacı iki aşamalı revizyon uygulanan hastalarda ikinci aşama olan revizyon ameliyatı kararını kültür almaksızın yapılan en az 2 stabil seyreden enfeksiyon parametre kontrollerine göre karar verdiğimiz hastalarda orta ve uzun dönem klinik sonuçlarımızı paylaşmak ve literatürle karşılaştırmaktır. Gereç ve Yöntem: Hasta dosyaları retrospektif olarak incelenmiş olup son muayeneleri poliklinİk kontrolüne çağrılarak tekrarlanmıştır. 29 hasta çalışmaya alınmıştır. 2 hasta çeşitli sebeplerle tedaviyi yarıda kendi istekleriyle bırakmıştır. Hastaların 23'ü kadın(%79,3), 6'sı erkekti(%20,7). Hastaların ortalama yaşı 68,76±7,624 yıl(dağılım 50-82 yıl) olarak saptandı. Hastalara enfeksiyon tanısı klinik muayene ile beraber CRP, ESR ve BK değerleri, yapılan aspirasyon ve doku kültürleri, radyografileri ve varsa sintigrafi sonuçları değerlendirilerek koyuldu. Hastalara birinci aşamada enfekte implantların çıkarılması, agresif debridman ve antibiyotikli sement yardımıyla statik spacer uygulaması yapıldı. Birinci aşama sonrası hastalara en az 6 hafta intravenöz ve oral antibiyoterapi düzenlendi. Takiplerde de özellikle CRP ve ESR'deki düşüş izlendi. Antibiyotik kullanımı olmadan en az 2 hafta stabil seyreden normal seviyelerine gerilemiş CRP, ESR ve BK değerleri olan hastalara ikinci aşama cerrahi olan revizyon artroplasti uygulanmıştır. Hastalar ameliyat sonrası takip dönemlerinde aynı laboratuvar parametrelerle takip edilmiş. Son takibe gelen hastalara ayrıca KSSk, KSSf, OKS ve WOMAC skorlamaları yapılmıştır. İstatistiksel analizler Statistical Package fort the Social Sciences (SPSS) (23.0) programı kullanılarak yapıldı. Analizde ortalama, ortanca, standart hata, minimum ve maksimum gibi tanımlayıcı istatistik ölçütlerinin yanı sıra olguların operasyon öncesi ve sonrası verileriyle kontrole çağrıldıkları dönemdeki verilerin karşılaştırılmasında iki eş arasındaki farkın önemi hesaplandı. P değeri 0.001'den küçük olanlar anlamlı kabul edildi. Bulgular: Çalışmaya alınan hastaların ortalama takip süresi 18 ay (dağılım 12-24 ay)olarak saptanmıştır. Hastaların tümünde kültürde üreme sağlanmıştır. En sık üretilen mikroorganizma S. epidermidis'tir. Hastaların diz eklemi ROM'ları preop ve postop olarak karşılaştırıldığında preop 450, median 300-450 olan ROM değerlerinin postop dönemde 900, median 900-1100 olduğu görülmüştür(p<0.001). Hastaların preoperatif KSS klinik diz skorları 19(12,5-22) iken, bu parametre postoperatif olarak ortalama 90(86-91) olarak bulunmuştur(p<0,001). Benzer şekilde KSS fonksiyonel skorlar karşılaştırıldığında ise preoperatif değer 15(0-20) iken, postoperatif değer 90(67,5-100) olarak karşımıza çıkmıştır(p<0.001). Yapılan OKS skorlamasında preoperatif skor 7,32±2,193 iken postoperatif skor ise 41,92±4,554 olarak bulunmuştur(p<0.001). Yapılan WOMAC testinde ise preoperatif skor 85,44±6,634 iken postoperatif skor ise 8,76±4,323 olarak saptanmıştır(p<0.001). Uygulanan tüm testlerde postoperatif sonuçlarda pereoperatif sonuçlara göre anlamlı şekilde değişim olduğu görülmektedir. Sonuç: Total diz protezi sonrası gelişen enfeksiyonun tedavisi her ne kadar zor, uzun ve yorucu olsa da iki aşamalı revizyon artroplastisi uygulamaları ile yüz güldürücü sonuçlar alınmaktadır. Çalışmamızda enfekte diz protezi tanısıyla iki aşamalı revizyon artroplastisi uygulanan hastaların orta ve uzun dönem sonuçları ameliyat öncesi ve sonrası değerleri ile karşılaştırıldığında literatür ile uyumlu bulunmuştur. Ayrıca revizyon cerrahisinin zamanına kültür almadan da enfeksiyon parametrelerine bakarak karar verilebileceği sonucuna varıldı. Anahtar Kelimeler: Total Diz Protezi, Antibiyotikli Kemik Çimentosu, Protez Eklem Enfeksiyonları, İki Aşamalı Revizyon Diz Protezi
Purpose: Total knee arthroplasty is a frequently preferred treatment in case of failure of some treatment options such as anti-inflammatory therapy, physical therapy, joint debridement, synovectomy distal femoral osteotomy, high tibial osteotomy which are used to eliminate the limitation of movement and the pain caused by degenerative diseases like arthritis. As the number of total knee arthroplasty performed every year in the world and in our country increases, the number of complications increases. One of these complications is infection after prosthesis. One of the methods applied in the treatment of infection developing after TDP is two-stage revision surgeries. The aim of this study is to share our mid-term and long-term clinical results and compare with the literature in patients who have undergone two-stage revision surgery, which is the second stage, in patients for whom we made a decision based on at least 2 stable infection parameter controls without culture. Materials and Methods: Patient files were reviewed retrospectively, and their final examinations were repeated by being invited to the outpatient clinic. 29 patients were included in the study. Two patients left the treatment voluntarily for various reasons. 23 of the patients were female (79.3%) and 6 were male (20.7%). The mean age of the patients was 68.76±7.624 years (range 50-82 years). The diagnosis of infection was made by evaluating the CRP, ESR and BK values, aspiration and tissue cultures, radiographs and scintigraphy results, if any, together with the clinical examination. In the first stage, the patients were treated with the removal of infected implants, aggressive debridement and static spacer application with the help of antibiotic cement. After the first stage, intravenous and oral antibiotics were administered to the patients for at least 6 weeks. In the follow-ups, especially the decrease in CRP and ESR was observed. Revision arthroplasty, which is a second-stage surgery, was applied to patients with CRP, ESR, and BK values that were stable for at least 2 weeks without antibiotic use and decreased to normal levels. The patients were followed up with the same laboratory parameters in the postoperative period. KSSk, KSSf, OKS and WOMAC scores were also made for the patients who came to the last follow-up. Statistical analyzes were performed using the Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) (23,0) program. In the analysis, besides descriptive statistical criteria such as mean, median, standard error, minimum and maximum, the importance of the difference between the two spouses was calculated in comparing the pre- and post-operative data of the cases with the data at the time they were called for control. Those with a P value less than 0.001 were considered significant. Results: The mean follow-up period of the patients included in the study was 18 months (range 12-24 months). Growth in culture was achieved in all patients. The most commonly reproduced microorganism is S. epidermidis. When the knee joint ROMs of the patients were compared preop and postoperatively, it was observed that the ROM values were 450 preop and median 300-450, 900in the postoperative periodand median 900-1100 (p<0,001). While the preoperative KSS clinical knee scores of the patients were 19(12,5-22), this parameter was found to be 90(86-91) postoperatively (p<0,001). Similarly, when the KSS functional scores were compared, the preoperative value was 15(0-20), while the postoperative value was 90(67,5-100) (p<0,001). In the OKS scoring, the preoperative score was 7.32±2.193, while the postoperative score was 41.92±4.554 (p<0,001). In the WOMAC test, the preoperative score was 85.44±6.634, while the postoperative score was 8.76±4.323 (p<0,001). In all tests applied, it is seen that there is a significant change in postoperative results compared to the pereoperative results. Conclusion: Although the treatment of infection after total knee replacement is difficult, long and tiring, two-stage revision arthroplasty applications provide satisfactory results. In our study, the mid- and long-term results of the patients who underwent two-stage revision arthroplasty with the diagnosis of infected knee replacement were found to be compatible with the literature when compared with the pre- and postoperative values. In addition, it was concluded that the time of revision surgery can be decided by looking at the infection parameters without taking a culture. Keywords: Total Knee Prosthesis, Antibiotic Bone Cement, Prosthetic Joint Infections, Two-Stage Revision Knee Prosthesis