Türkiye’de sosyal diyalog ve ekonomik ve sosyal konsey

Abstract

ÖZET Endüstri ilişkileri sisteminin dönüşüm sürecinde ortaya çıkan "sosyal diyalog" kavramı, ortak çıkarlar ve sorunların çözümünde devlet ile sosyal tarafların bir görüşme masası etrafında toplanarak, konulara yapıcı, milli menfaatlere uygun düşen, karşılıklı fedakarlık içeren yaklaşımları ifade etmektedir. Dünya Endüstri İlişkileri tarihine baktığımızda İşçi ve İşveren kesimlerinin oluşturduğu ikili ve devletin de katıldığı üçlü diyalog süreçlerini görmek mümkün. Sosyal diyalog; uygulamada karşımıza ekonomik ve sosyal anlaşmalar ile kurumsallaşmış ekonomik ve sosyal konseyler şeklinde çıkmaktadır. Etkin ve başarılı bir diyalog sosyal tarafların güvenini kazanmış, eşit temsile dayalı, gönüllülük esası üzerine kurulmuş, devletin rolünün aza indiği bir model ile mümkün olacaktır. Fakat ideal bir model olmamakla, ülkelerin ekonomik ve sosyal yapılarına göre değişmektedir. Sosyal diyalog süreci, endüstri ilişkileri sisteminin tarafları işçi ve işveren sendikalarının yapı ve fonksiyonları ile devletin görev ve sorumluluklarını etkilemiştir. Özellikle işçi sendikalarının örgütlenme yapıları ve menfaatlerini gerçekleştirme boyutları değişim göstermiştir. Sosyal diyalog çalışma barışının sağlanması ile sosyal barışın kurulmasındaki etkin rolü gereği Uluslararası Çalışma Örgütü'nün çalışmaları ve sözleşmeleri içinde yerini almış, Avrupa Birliği'nde ise Birlik düzeyinde kurulan Komite ile üye ülkeler ile Birliğin amaçlarının ve çalışmalarının ortak hedefe yönelmesinde etkin bir şekilde işlerlik kazanmıştır. Dünyada yaşanan gelişmeler karşısında ülkemizde de etkisi hissedilen çalışma barışı ihtiyacı da sosyal diyalog mekanizmalarını gündeme getirmiş, özellikle 95 yılından itibaren kurulan Ekonomik ve Sosyal Konsey'lerle son dönem Endüstri İlişkilerimiz uzlaşmacı bir havaya bürünmüştür. Sosyal tarafların ikili ortak çalışmaları ve 1978 'de mTURK-İŞ ve Hükümet arasında imzalanan Toplumsal Antlaşma diyaloga tarafların çoktan hazır olduklarını göstermektedir. Burada, devlete önemli görevler düşmekte, özellikle Ekonomik ve Sosyal Konsey hususundaki olumsuzlukların ortadan kaldırılmasına çalışması gerekmektedir. Bu olumsuzluklar, tarafların temsili, Konsey'in kurumlaştırılması, çalışma gruplarının kurulması ve işlerliği vs. ' dir. Sosyal diyalog, değişen dünya düzeninde ve ülkemizin Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği'ni tamamlama ve dünya ekonomilerinin bütünleşmesi sürecinde devletler, işçi ve işveren kesimleri arasında her geçen gün daha da önemli hale gelmektedir. IV

In the face of experiencing developments in the world ; we have also been feeling the necessity of working peace that social dialogue mechanisms should be considered at a meeting as an urgent daily event in our country The state and the social sides should meet round discussion table so as to solve common benefits and problems. Solutions to these problems should be establishing and suitable to national benefits, which contain mutual socrifing approach means; social dialogue, especially since 1995 Social and Economic Councils have obtaned the last period Industrial relationships by enterenting the agreement atmosphere. Social dialogue has been increasing it's importance from day to day while Turkey is trying to complete the duration of uniting the Customs Union with The European Community and world economies. Turkey's member ship of the European Community will be of vital importance for the development of our international economic ralationships. However, this will be successful on the condition that we supply democratising and preparing social and political grond in Turkey.