Tez çalışmamızın ilk bölümünü oluşturan yerel yönetimlerde bulunan itfaiye teşkilatlarının Dünya ve Türkiye'deki kuruluşundan günümüze kadar olan tarihi, gelişmeleri, yapısı, hangi olay üzerine ve hangi kanuni düzenlemeler ile yapılandırıldığını araştırmak oluşturmaktadır. İtfaiye teşkilat tarihini araştırmaya başlarken önce tehdit unsuru olan ateşin bulunduğu ve insanoğlu tarafından kontrollü bir şekilde kullanılmaya başlandığı tarihlere ulaşılmıştır. Bu da bizi günümüzden yaklaşık olarak 2,5 milyon yıl ile 200.000 yıl öncesine dayanan uzmanlarca alt paleotik dönem olarak adlandırılan eski taş devrine kadar ulaştırmıştır. Yangın ise ateşin yanma olayının kontrol dışına çıkması ile gerçekleşir. İtfaiye teşkilatlarının kurulduğu zamanlar ilk ve tek amacı yangınlara müdahale etmektir. Ancak daha sonraları görülmüştür ki bu yeterli olmamaktadır. Gelişen nüfus, sosyal yaşam, ticaret, depolama, taşımacılık, teknoloji gibi unsurlar beraberinde itfaiye teşkilatlarının görev ve sorumluluklarını arttırmıştır. İtfaiye teşkilatının müdahale ettiği bütün olaylar da afet olarak nitelendirilmektedir. İşte yangın gibi insan yaşamını durdurma noktasına getiren veya olumsuz şekilde etkileyen gerek insan gerek doğal yollarla meydana gelen sonucunda da can ve mal kayıplarına sebep olabilen durumlar afet olarak nitelendirilmektedir. Çalışmamızın ikinci bölümünde de bireylerin etkilendikleri bu afetlere ülkemizde müdahale eden çeşitli kamu ve özel kurumlar bünyesinde çalışan veya vakıf ya da dernek statüsü altında birleşen gönüllü bireylerden oluşan organizasyon yapıları araştırılarak, kurulma alt yapısı ve tarihi ile birlikte olası afetlerde nasıl ve hangi çatı altında hizmet ettikleri açıklanmaya çalışılmıştır. Organizasyon yapıları ve afet içerisindeki rolleri anlatılmaya çalışılmıştır. Üçüncü bölümde ise ülkemizde 30'u Büyükşehir olmak üzere 81 ilde yerel yönetimler çatısı altında Büyükşehir, il, ilçe ve belde yönetimleri altında hizmet veren itfaiye teşkilatlarının araç ve personel durumunu incelemek üzere ölçüt olarak kullanacağımız ülkenin en yoğun ticaret, ulaşım ve nüfus güzergahı üzerinde olan İstanbul, Kocaeli, Sakarya Büyükşehir Belediyeleri itfaiye teşkilatları ile başkentimiz Ankara Büyükşehir Belediyesinin itfaiye teşkilatını, bunlara ilave olarak ta 2023 yılı başlarında yaşamış olduğumuz büyük afetin merkezi olan Kahramanmaraş ilimizin Büyükşehir Belediye itfaiye teşkilatlarının durumunu araştırarak yönetmelikte istenilen sayıları hangi ölçüde karşıladıkları incelenmiştir. Dördüncü bölümde köklü bir geçmişe sahip olmasına rağmen hala ülkemizde meslek sınıfı olarak görülmeyen itfaiyeciliğin eğitim öğretim kurumlarında branş eğitimi olarak hangi düzeyde ve kurumlarda eğitiminin verildiği araştırılmıştır. Araştırma sonucunda Millî Eğitim Bakanlığına bağlı lise ve Yüksek Öğretim Kurumuna bağlı üniversite düzeyinde birçok kurumda meslek bölümlerinde branş eğitimi olarak verildiği görülerek müfredat yapıları incelenmiştir. Beşinci bölümde Dünya'da ve Türkiye'de meslek sınıflandırmaları ve biçimleri araştırılmıştır. Dünya'da çalışma standartlarını belirlemek, çalışma yaşamında hakları gözetmek, insana yakışan iş fırsatlarını özendirmek, sosyal korumayı ve çalışma yaşamındaki diğer hususları irtibatlandırarak meslek sınıflandırmasını yapan Uluslararası Çalışma Örgütü tarafından yapılan meslek sınıflandırılmaları incelenmiştir. Türkiye'de ise bu uygulamayı ilk defa gerçekleştiren Öğretim Üyesi Doç. Dr. Lütfi SUNAR tarafından yürütülen Toplumsal Yapı Araştırmaları Programı kapsamında 2014 ve 2019 yıllarında gerçekleştirilen Türkiye'de Çalışma Hayatı ve Meslekler konulu araştırma incelenmiştir. Burada itfaiyecilerin yaptığı işin itfaiyecilik terimi adı altında Türkiye'deki sıralaması görülmüş ve değerlendirilmiştir. Altıncı bölümde ülkemizin yasama organı olan Türkiye Büyük Millet Meclisinde milletvekillerimiz tarafından geçmişten günümüze itfaiyecilik adına verilen kanun teklifleri araştırılmıştır. 1996 yılından günümüze kadar itfaiyecilik ile ilgili 53 kanun teklifi verildiği görülmüştür. Bu kanun tekliflerinin 15 tanesinin halen komisyonlarda inceleme durumunda olduğu, diğer verilen tekliflerden şimdiye dek 4 tanesinin yasalaştığı anlaşılmıştır. Verilen kanun tekliflerinin 13 konu başlığı altında toplandığı görülmüştür. Son bölümde ise bütün yapılan araştırmalar ışığında sonuç ve öneri kısmı oluşturularak ülkemizde meslek sınıfı olarak nitelendirilmeyen itfaiyeciliğin karşılaşılan sorunları irdelenerek çözüm yolları oluşturulmuş, meslek sınıfı olması ve gelişimi ile ilgili öneriler sunulmuştur.
The first part of our research aims to investigate the history, development, structure, and legal regulations that have shaped the fire departments in local governments in the world and in Turkey, including the events and laws that led to their establishment up to the present day. When we started to research the history of the fire department, we first reached the dates when fire, which was a threat, started to be used by humans in a controlled manner. This led us back to the ancient stone age, which is also called the Lower Paleolithic period by experts and dates back approximately 2.5 million to 200,000 years ago. However, fire becomes a disaster when it goes out of control. At the time when fire departments were established, their only and primary purpose was to intervene in fires. However, it was later realized that this was not enough. Factors such as increasing population, social life, trade, storage, transportation, and technology have increased the duties and responsibilities of fire departments. All incidents that the fire department intervenes in are considered as disasters. Situations that can cause loss of life and property, both through human and natural causes, and which can bring human life to a standstill or negatively impact it, such as fire, are considered disasters. The second part of our study aims to investigate the organizational structures composed of individuals working within various public and private institutions that intervene in the disasters that affect individuals in our country, or individuals who unite under the status of foundation or association, and to explain how and under which umbrella they serve in possible disasters, along with their establishment infrastructure and history. The organizational structures and their roles within disasters are described. The third section examines the vehicle and personnel situation of the firefighting organizations serving under the umbrella of local administrations in 81 provinces, including 30 metropolitan cities in our country, using Istanbul, Kocaeli, and Sakarya metropolitan municipality firefighting organizations located on the country's busiest trade, transportation, and population route, as well as the Ankara metropolitan municipality firefighting organization, and the firefighting organizations of Kahramanmaras metropolitan municipality, which was the center of the major disaster we experienced at the beginning of 2023, as a criterion. It is analyzed how well they meet the numbers required by the regulations. The fourth chapter investigates the level and institutions where firefighting, which still is not considered as a profession in our country despite its longstanding history, is taught as a vocational education in educational institutions. As a result of the research, it is seen that vocational education is provided as a specialized training in many institutions at the high school and university level under the Ministry of National Education and the Higher Education Institution, and their curricula are examined. In the fifth section, classifications and forms of professions were researched both in the world and in Turkey. The International Labour Organization, which determines working standards, protects rights in the workplace, encourages humanly work opportunities, connects social protection and other issues in the workplace, was examined in terms of the professional classifications it has made. In Turkey, the research on Working Life and Professions conducted by Assoc. Lütfi SUNAR within the framework of the Social Structure Research Program, which first realized this application in Turkey, in 2014 and 2019 was examined. Here, the ranking of the work done by firefighters under the term "firefighting" in Turkey was seen and evaluated. In the sixth chapter, legislative proposals related to firefighting presented by our members of parliament in the Grand National Assembly of Turkey from past to present have been investigated. It was observed that 53 legislative proposals related to firefighting have been presented from 1996 to the present day. It was found that 15 of these proposals are still under review in committees, and 4 of the proposals have been enacted into law. It was observed that the legislative proposals were grouped under 13 subject headings. In the final chapter containing conclusions and recommendations, solutions have been proposed for the current problems of the fire department and the possible steps to be taken in case of restructuring. It has been suggested that the deficiencies in the implementation of the de facto service increment for the civil servants serving in the organization for years can be prevented with a simple legal regulation. The service grades of the civil servant personnel working in the fire department result in some personnel receiving fixed overtime pay, while some receive field compensation every three months. Some personnel, despite being in the technical service class due to their education and job duties, also cannot receive field compensation. In fact, all personnel perform the essential and continuous services of the department, yet some are able to benefit from monthly fixed overtime pay while others cannot. Although the law and regulations state that personnel working in the fire department shall receive monthly fixed overtime pay for actual work performed, the distinction between other personnel in the fire department cadre and support personnel who may be employed to support the service causes confusion in interpretation and creates a problem. It is suggested that this problem can be solved by clearly defining the meaning of these expressions in the law and regulations. In the fire department, personnel with different statuses are employed. According to the law, public services are carried out by civil servants, contracted personnel, temporary personnel, and workers. Under the provisions of the legislation, no disciplinary record can be prepared for state officials who work on a contractual or labor basis, and they cannot act as superiors for civil servants. However, contrary attitudes are displayed in practice. In addition, despite performing a job that is at least as difficult and risky as that of the police and military, the different statuses and salaries of those working in the fire department create a conflicting situation, causing dissatisfaction and unrest among employees. It is suggested that only civil servants be employed in accordance with the normative staff in the department, and that they be admitted through the centralized exam system after graduating from relevant schools, which will ensure merit-based and efficient employment. In addition, it has been observed that civil servant personnel in the fire department are subjected to unfair treatment compared to their counterparts based on the last rank they can be appointed to, and a legal regulation has been proposed to resolve this issue. Other issues expected to be resolved include: • Ensuring unity of vehicle, equipment, clothing, and gear in all fire departments in Turkey, • Providing all personnel with crime scene investigation training and maintaining realistic statistical data through automation system and equipping personnel with body/camera helmets, • Accelerating voluntary activities by providing equipment and gear support, As a permanent solution proposal, it has been suggested to establish a general directorate under AFAD (Disaster and Emergency Management Authority) by transferring working personnel to a new service class, and to establish a fire engineering department at universities to train managers, in addition to the aforementioned items.