Bu araştırmanın amacı verginin şeriat perspektifinde ceza unsuru olarak kullanılması sorununu çözmektir, zira şeriat malı çok iyi korur ve haram şekilde kullanılmasını men eder. Burada asıl olan malın sahibinden rızası dışında alınmamasıdır. Mal ile cezalandırma birkaç hadiste yer almaktadır ve sahabe bu hadislerle amel etmişlerdir. Bu cezalandırmanın kurallarına bir göz atalım. Bu araştırmanın alanı fıkıh ve özellikle de mal ile ilgili hükümleridir, yani şeriatın suç işleyeni cezalandırmak amacıyla malına el koymasını düzenleyen kurallarıdır. Şeriat hâkime insanların mallarıyla dilediği gibi tasarrufta bulunmasına izin vermez. Ancak diğer yandan da kamu yararını gözeterek gerektiğinde vergi koymasına izin vermektedir. Araştırma fıkıh âlimlerinin sözlerini, bu sözlerin dayanaklarını, bu dayanakların tartışılmasını ve cevaplandırılmasını kapsamaktadır ve mümkünse aralarında bir sentez oluşturulmasını ya da dayanağı güçlü olanı tercih etmeyi amaçlamaktadır. Vardığım sonuçlar aşağıdaki gibidir: İslam Devletinin Hazinesi fakirleşip yükümlülüklerini yerine getiremez hale gelirse, İmam herhangi bir adaletsizliğe ya da zarara mahal vermeden herkesin maddi olanağına uygun olarak insanlardan vergi alabilir. Söz konusu verginin toplanması miktar ve süre ile kısıtlıdır. Diğer bir deyişle, toplanan vergi miktarı devlet hazinesinin ihtiyacını aşmamalıdır ve vergi toplama süresi ise devlet hazinesinin güçlenerek kamu ihtiyaçlarını karşılar hale gelmesiyle sınırlı tutulmalıdır. İmamın Peygamberimizin ve Halifelerin fiillerine dayanarak mal ile cezalandırması caiz olup, bu konu kesin bir hükümdür. Ancak burada asıl olan bu yetkinin insanların mallarına zarar vermek için kullanılmaması ve adaletli olunmasıdır.
The purpose of this study is to solve the issue where the taxes are being used as a punishment matter in sharia perspective, as sharia preserves the goods so well and prohibits usage of the goods in a haram forbidden by religion way. The important thing here is that the goods shall not be taken from the owner without the owner's consent. Punishment via goods is present in various hadiths and companions of Prophet Muhammad have practiced these hadiths. Let's have look at the rules of this punishment. The field of this study consists of jurisprudence and its provisions regarding the goods, that are, the rules that regulate the confiscating applied to the guilty by sharia for punishment. The sharia does not allow the judge to act on the goods of the people at his/her own disposal. Yet, it allows a tax to be placed taking the benefit of the community into account. The study includes the jurisprudence scholars' sayings, basis of these sayings, and discussion and answers of these bases. It also aims to synthesize them if possible or to choose the stronger basis. The followings are the conclusions I drew: If the Treasury of an Islamic State becomes poor and unable to fulfill its duties, the imam may collect taxes from the people based on their financial possibilities, without any injustice or damage. The collection of tax is limited with amount and duration. In other words, the collected tax must not exceed the needs of state treasury and collection duration must end when state treasury gets stronger and is able to satisfy the needs of the community once again. It is permissible by Islam for imam to punish via goods based on Prophet Muhammad's and Caliphs' practices. This is the final judgement. Yet, the important point here is not to use this authority for damaging the goods of people and to be just.