Aydınlar Ocağı, 14 Mayıs 1970 tarihinde bir kısım milliyetçi muhafazakâr aydının Türk-İslam projeksiyonu altında bir araya gelmesi ile kurulmuştur. Kurulduğu yıllardan itibaren düzenledikleri seminer, kongre ya da konferanslarla, üyesi olan ya da olmayan, dönemin sağ görüşlü aydınlarını bir araya getiren Aydınlar Ocağı, Türk siyasi hayatında da önemli etkilerde bulunmuştur. Ancak, 12 Eylül 1980 öncesindeki siyasal ve toplumsal dalgalanmaları Türk İslam Sentezi çerçevesinde tanımladıkları milli kültür perspektifinden açıklamaya çalışan Ocak'ın bu fikirlerinin 12 Eylül sonrasında icra makamları tarafından da uygulanması Ocak'ın darbe ile ilişkili olduğu konusunu gündeme getirmiştir. Bu nedenle 12 Eylül darbesine yapılan eleştirilerin temeline Aydınlar Ocağı yerleştirilmektedir. Bu durum, öncelikle Türk İslam Sentezi düşüncesinin 12 Eylül 1980 sonrasında oluşturulan yapay bir düşünce gibi algılanmasına ve tarihi temellerinin göz ardı edilmesine neden olmuştur.Bu noktadan hareketle çalışmada, Türk aydının Türk tarihi serüveni içinde Aydınlar Ocağı'nın yeri neresidir? Türk-İslam Sentezi düşüncesinin tarihi temelleri var mıdır varsa nelerdir? 1970'te kurulan Aydınlar Ocağı'nın günümüze gelene kadar Türk siyasi hayatına ne gibi etkileri olmuştur? Sorularına cevap aranmaya çalışılmıştır. Bu sorulara cevap ararken de literatür taramasına ek olarak, Aydınlar Ocağı'nın eski genel başkanları, mevcut genel başkanı ve kuruluşunda önemli görevler edindiği için eski genel sekreteri ile yarı biçimlendirilmiş mülakat yapılmıştır.Bu çerçevede yapılan çalışma sonucunda, Aydınlar Ocağı'nın mensubu olan aydınların gelenekçi ve liberal aydın çizgisinin devamı oldukları ileri sürülebilir. İkinci araştırma sorusuna cevaben de Osmanlı dönemi fikir hareketlerine bakıldığında dağılma döneminde ortaya çıkan Türk milliyetçiliğinin de esasında ırk temelli değil de İslâm'ı da içinde barındıran kültür temelli bir milliyetçilik olduğu söylenebilir. Son olarak ise, Aydınlar Ocağı'nın düzenlemiş olduğu ilmi seminer ve toplantılarda ileri sürülen düşüncelerin 1980'lerden itibaren icra makamları tarafından dikkate aldığı düşünülse de aslında 1970'te kuruluşundan itibaren önemli faaliyetlerde bulunduğu ifade edilebilir. Bu nedenle Aydınlar Ocağı'nın Türk siyasi hayatının önemli yapı taşlarından biri olduğu ve gerek üyelerinin dinlenmesi, gerekse yayınlarının takip edilmesi neticesinde 70'ler ve 80'lerin Türkiyesi'nin daha iyi anlaşılabileceği iddia edilebilir.
Aydinlar Ocagi was established on 14 May 1970 by some nationalist and conservative intellectuals with under projection of Turkish-Islamic. From the year established, Aydinlar Ocagi brought together -are members or not- the term of the right-wing intellectuals with organized the seminars, congresses or conferences. However, trying to explain the political and social fluctuations within the framework of Turkish-Islamic Synthesis from the perspective of national culture before 12 September 1980, their ideas have been implemented by the enforcement authorities after 12 September, which brought to the agenda that Ocak is associated with military coup. Therefore, Aydinlar Ocagi is placed the basis of the criticisms of the 12 September Military Coup. This situation caused primarily attributed that Turkish-Islam Synthesis was an artificial idea formed after 12 September 1980 and disregarded its historical bases.From this viewpoint in this study these questions have been researched answers; where Aydinlar Ocagi placed in the Turkish history adventure? Are there historical basis of Turkish-Islam Synthesis idea? What if, what are they? What sort of impacts had Aydinlar Ocağı established in 1970, in Turkish political life until today? When searching for answers to these questions in addition to the literature, a semi-formatted interviewed with former chairman, current chairman and has acquired an important role in the establishment of Aydinlar Ocagi former general secretary.As a result of the studies in this context, could be argued that intellectuals who are the members of Aydinlar Ocagi successor of the traditionalist and liberal intellectual line and keep going the legislator mission which is the general characteristics of Turkish intellectual. In response to the second research question; when look at the movement of ideas in Ottoman period, Turkish nationalism emerged during distributing term not based on race-based but it was nationalism based on culture which also immanent Islam can be said. Finally, ideas which were suggested in scientific seminars and meetings organized by Aydinlar Ocagi, to be thought that these ideas considered by authorities from 1980?s, indeed it can be expressed that they engaged in important activities since its foundation in 1970. Hence, it can be asserted that Aydinlar Ocagi is one of the important building blocks of the Turkish political life and as a result of interview with its members and examination its broadcasts, 70?s and 80?s in Turkey can be understand better.