ÖZET Günümüzde insanlar yaşantılarının her aşamasında bilgi ve eğitime ihtiyaç duyarlar. İşletmelerin devamlılıklarını sağlayabilmeleri ve diğer işletmelerle rekabet edebilir duruma gelebilmeleri için, öğrenen, eğitilen organizasyon olma yolunda çaba göstermeleri gerekir. Öğrenen organisazyon olabilmek için ise işletmenin her kademesinde eğitime büyük önem verilmesi gerekmektedir. Orta kademe yöneticiler, alt ve üst kademede çalışan yöneticiler arasında koordinasyon sağlarlar. Ayrıca alt kademede çalışan yöneticileri çalışma metotları hakkında yönlendirirler. Bu nedenle orta kademe yöneticilerinin eğitilmesi, geliştirilmesi ve güçlendirilmesi (Yetkilendirilmesi) daha da önemli hale gelmiştir. İlkel toplumlarda insanların ilgisi barınma, korunma, beslenme ve çoğalma gibi temel fizyolojik ihtiyaçların karşılanmasında yoğunlaşırken, daha sonraları toprak işlenmeye başlanmış ve ilgi toprağa yönelmiştir. Sanayi devrimi ile birlikte makineleşmeye geçilmiş ve işçi sınıfı oluşmaya başlanmıştır. 1950'lerden sonra bilgisayar ve iletişim teknolojilerinin gelişmesi sonucu bilgi toplumu oluşmaya başlamıştır. Bunun sonucunda insanlar yaşantılarının her aşamasında eğitime önem vermek durumundadırlar. İşletmelerde önemli bir üretim faktörü olan insangücünden optimum bir şekilde faydalanabilmek için eğitime organisazyonun her kademesinde büyük önem vermek zorunluluğu vardır. Orta kademe yöneticiler işletmede alt ve üst kademeler arasında koordinasyonu sağlamak gibi kritik bir görevi üstlendikleri için eğitimleri ve aldıkları eğitimi alt kademelere aktarmaları önemlidir. Araştırmamızda, işletmelerde çalışan orta kademe yöneticilerde bulunması gereken nitelikler, yönetici eğitiminde klasik ve güncel yöntemler, yöneticilerdeki eğitim eksikliklerinin ve bu eksikliklerin hangi eğitim yöntemleri ile giderilebileceğine ilişkin teorik bilgiler ile Marmara Bölgesindeki lastik ve otomotiv sektöründen tesadüfi olarak seçilen 5 işletmede konu ile ilgili uygulanan bir anket çalışması yer almaktadır. Bu xivaraştırma sonucunda işletmelerde orta kademe yöneticilerde eğitim ve eğitime verilen önemle ilgili sonuçlar çıkartılmıştır.
Informantion and education have become to occupy an essential role in every stage of human life. Institutions and corporations are increasingly more aware of the need to develop into "learning and re-education centers" in order to remain long-lasting and competitive structures. Continuous education and re-education necessitate the availability of training at every level of the organization. Indeed, the most importnt tier of the management clan, the middle-management, due to its crutial position as the intermediary between the upper management and lower management, exceedingly needs more training which will enable it to glide lower management more effectively. Besides training, middle-management requires a more active role in the organization in terms of authority over resources and business matters. In the early stages of human history, the humankind struggled to satisfy the physical needs such as shelter, food and reproduction. As the humankind lernt how to cultivate land, it started to pay more attention to production. The industrial revolution follwed the agricultural renaissance and caused the emergence of the working class. After the 1950's, with the speedy development of the speedy development of the computer and communications technology, an information-society began to be formend. Technological developments have forced people to regard education as an integral part of their lives. Organizations now need to allocate more resources to training if they are keen on obtaining optimum vahe from the workforce. Middle-management occupies a key role requires that all middle-management is thoroughly trained in order to guide and coordinate lower management. Our research focuses on the theoretical and practical applications of the middle-level management. In our research we focus on the following theoretical issues: necessary qualifications required for middle managers in enterprises; classical and modern methods in training for managers; the fdeficiencies in training, and ways to improve them. Besides these theoretical issues, our research also includes the analysis of a survey conducted XVIamong five randomly-picked companies active in the Tyre and Automotive Sectors in the Marmara Region, Turkey. Finally, we hope to identify the positive results of the move towards a better educated and continuously re-educated workforce in organizations
