Abstract:
Anahtar Kelimeler: İslam, Kur' an, Sünnet, ahlak, düşünür Yaşayan hayatın her diliminde ve her mevkiinde geleneğe ve kanuna uygun olduğu halde, bireysel vicdana uymayan, dolayısıyla, yapılmaması gereken işler ve haller çok fazladır; suç teşkil etmediği, gelenek kötülemediği halde bir takım isteklerden, vazgeçmek sadece bireyin şahsi iradesine kalmaktadır. Ahlakın yüce değer olması, kişinin toplumla ve yasayla değil, sadece kendi kendisiyle yüzleşmesinden kaynaklanmaktadır. İnsan, insan olduğunun bilincine vardığı bütün zamanlarda ahlaki yargılarla iç içe olmuştur. Günlük yaşamındaki hal, hareket ve davranışlarının gerçeklere ve doğrulara uygunluğunun arayışı içerisinde olmuştur. Sürekli gelişen ve medenileşen insan nesli, davranışlara yön veren olguları ve değerleri sorgulamış, daha iyi, daha güzel ve daha doğrunun ne olduğunu büyük bir merakla araştırma, çaba ve gayreti içinde olmuştur. Bu düşüncelerle bu araştırmaya başlandı. Bu amaçla hazırlanan çalışmada genel olarak ahlak başlığı ele alındı. Ahlakın tanımı, kaynakları, konusu, gayesi ve Kur'an ve Sünnet bağlamında ahlak değerlendirildi. İslamiyet gelmeden önceki Cahiliyye dönemi ahlakıyla İslamiyet'in ahlakta meydana getirdiği zihniyet değişikliği karşılaştırıldı. Kurân-ı Kerim' de ve Sünnet'te ahlaki ilkelere ve ahlaki mahiyet olarak insana bakışının nasıl olduğu vurgulandı. Ahlak ilminin doğuşu, gelişmesini ve bunun yanında geçmişten günümüze kadar Batı'nın ahlak tarihini, kelam ilminde başlıca ahlak problemleri, ahlakın kelamla ilişkisi, kelamî mezheplerin ahlaki görüşleri incelendi. Çağdaş İslamî düşünürlerin ahlakla ilgili görüşleri bir bütünlük içerisinde ortaya konuldu.
Description:
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.