Abstract:
ÖZET Çağımızda, özellikle de son altmış yılda, İslam topraklanndan Hıristiyja,dünyasına, tarihte görülmemiş bir göç yaşanmıştır. Çeşitli sebeplerle yapılan bu göçler, zamanla kalıcı bir hale dönüşerek bugün Avrupa'da milyonlarca Müşlüjnjjgnj oluşmasını sağladı. Bu durum Hıristiyan alemini daha önce yaşamadığı bir tecrübeye zorlamaktadır. İslam alemi için de bu yeni bir durumdur. Onlar da farklı bir coğrafya da, farklı bir dinin bünyesinde bugünkü bulundukları statüde hiçbir zaman bulunmamışlardır. Araştırmamız, gelinen bu yeni durumda, Hıristiyanların İslamiyet ve Müslümanlar hakkında ne düşündüklerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırmamızda, Hıristiyan-Mûslûmag mûnaşg^lejffiinJarihi seyri özetlenerek sunulmuş, bugünkü durumla kıyas edebilme imkanı sağlanmıştır. Bugünkü durumu ortaya koyabilmek için de anket tekniği kullanılarak, net bulgular elde edilmeye çalışılmıştır. Almanya'nın Köln şehrinde, yüz yirmi beş kişi üzerinde uyguladığımız anket neticesinde, beklenilenden farklı neticeler elde edilmiştir. Anket çalışması, bugünkü durumla ilgili bölgesel de olsa olumlu gelişmeler yaşandığım ortaya koymaktadır. Zira ankete katılanların çoğunluğu, Müslümanlarla yaşamaktan rahatsızlık duymamakta, İslam'ın sembolleri olan camiler, başörtülü kadınlar gibi konular da gayet hoşgörülü tavırlar takınmaktadırlar. Hz. Muhammed (SAV) ve Kuran-ı Kerim hakkında olumlu fikirler taşımakta, İslamı (Kur'an-ı) öğrenmek istemektedirler. Tüm bunların yanında ankete katılanlarda kendi dinlerine karşı bir ilgisizlik göze çarpmaktadır. Bizim gayretimiz karşımızdakini tanımaya ve anlamaya çalışarak, onun hakkımızda neler düşündüğünü öğrenmeye çalışmaktır. Bu bizim açımızdan olumlu bir gelişmedir. Onların ise, İslamiyet hakkındaki olumlu düşünceleri, İslamı öğrenmek istemeleri ve Müslümanlardan rahatsızlık duymayarak onları kabullenmeleri, geçmişle kıyas edildiğinde bugün gelinen durumun, her iki taraf içinde olumlu olduğunu söyleyebiliriz. Çalışmamıza katılan Almanların belirttiği gibi İslam Avrupa için bir tehlike ve tehdit unsuru değildir. Bilakis İslam Hıristiyan Avrupa için bir zenginlik ifadesidir. Bir arada yaşamaya mecbur ve mahkum olduğumuz bu dünyada, dinlerin birbirine hoşgörü ile yanaşması, beraberinde çatışma yerine uzlaşı kültürünün yerleşmesini kolaylaştıracaktır. Bu da, kendim yok etme gücüne sahip günümüz insanlığının, olası bir çılgınlığının önündeki en büyük engeldir.