dc.contributor.advisor |
Profesör Doktor Ali Erbaş |
|
dc.date.accessioned |
2021-04-01T13:19:21Z |
|
dc.date.available |
2021-04-01T13:19:21Z |
|
dc.date.issued |
2008 |
|
dc.identifier.citation |
Yavuz, Ayşegül. (2008). İsmail Raci El-Faruki ve Müslüman -Hristiyan diyaloğu. (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi).Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü; Sakarya. |
|
dc.identifier.uri |
https://hdl.handle.net/20.500.12619/92833 |
|
dc.description |
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır. |
|
dc.description.abstract |
Dinler arası diyalog, II. Vatikan Konsili gerçekleştirildiğinden beri dünyada en çok tartışılan konulardan birisi olmuştur. Bunun nedenlerinden biri dünyada diyaloga duyulan ihtiyacın oldukça fazla olmasıdır. Her dinin araştırmacıları kendi dininin diğer dinlere bakışını göstermek ve bu anlamda diğerleriyle bir bağ kurmak için bu konuda çalışmalar yapmıştır. Müslüman ilim adamları da konuya ilgi göstermiş, diyalog konusunda olumlu olumsuz çeşitli görüşler ileri sürmüşlerdir.Bu araştırmanın amacı, hem İslam hem de batı kültürüne birlikte hakim olması ve yakın dönemde yaşamasıyla son dönem diyalog tartışmalarını takip edebilmiş olması açısından önemli olan İsmail Raci el-Faruki'nin diyalog konusundaki sorulara verdiği cevapları bulabilmektir.Araştırmada Faruki'den cevap aranacak olan sorular şunlardır;a) İslam diğer dinleri nasıl görmektedir?b) Islam tarihinde diğer dinlerin mensuplarıyla yaşanan ilişkiler nasıldır?c) Diyalog nedir? Hangi kuralları izlemelidir? Hangi konular üzerinde yoğunlaşmalıdır?Bu sorulara cevap aranırken Faruki'nin konuyla ilgili yazmış olduğu kendi makaleleri ve eserlerinden faydalanılmıştır. Diyalog tartışmalarına girmeden sadece Faruki'nin görüşleri verilmeye çalışılmıştır.Bu çerçevede yapılan çalışma sonucunda şu sonuçlara varılmıştır;İslam tüm dinlerin özünü bir ve aynı görmektedir. Allah insanlara bazılarının adlarını Kuran'da bildirmesiyle bildiğimiz, bazılarını ise bilemediğimiz çok sayıda peygamber göndermiştir. Bu peygamberler yoluyla insanlara gönderilen vahyin özü, hiçbir zaman değişmemiştir. Dinlerin birden çok olmasının sebebi ise, insanların vahyi algılayış biçimlerinin farklı ve vahyin her toplumun tarihi şartlarına uyum sağlayabilecek biçimde gönderilmiş olmasıdır.Hz. Muhammed Medine'de bir İslam Devleti kurmuştur. İslam Devleti'nde kişiler kendilerini kabile veya soy bağlılığına göre değil, mensubu oldukları dine göre tanımlamaya başlamışlardır. Her dini topluluk bir ümmet olarak ele alınmıştır. İslam Devleti tüm bu ümmetleri içine alan bir dünya ümmeti olma özelliğine sahiptir. Bu devlette her topluluk kendi dini esaslarına göre kendi kararlarını kendisi vermekte, dışarıya karşı ise mücadele birlikte yapılmaktadır. Herkes ibadetini yapmakta özgürdür, kimsenin canına veya malına kastedilmemektedir, kutsal olarak değer verdikleri her şey korunmaktadır. Bu sayede İslam devleti altında uzun süre yaşayan ümmetler geleneklerini ve kültürlerini geliştirme imkanı bulmuşlardır.Diyalog, bir dönüştürmedir. Birinin veya diğerinin dinine, adetine, geleneğine ya da politik bir rejimine değil gerçeğe dönüştürmedir. Diyalog yapılırken beyanlar eleştiriden uzak olmalı, iç tutarlılık bozulmamalı, doğru tarihi perspektif izlenmeli, gerçeğe uygunluk olmalı, kutsal kitaba ait mutlaklaştırılmış düşüncelerden uzaklaşılmalı ve diyalog kolayca gerçekleşebileceği alanlara taşınmalıdır. Diyalog, insan ve günahsızlığı, insanda Tanrı'nın isteklerini yapmayı emreden bir farkındalığın bulunması gerektiği, kurtuluşun insanın kendinin kazanacağı ve her zaman ve şartta kurtuluşun gerçekleşebileceği konularında olmalıdır. |
|
dc.description.abstract |
Inter-religions dialog is a much debated question all over the world since the 2nd Vatican Council. The neccessity of this dialog is one of the main reasons for the debate. Researchers from each religion has tried to . Also Muslim researchers showed interest to the subject and suggestes many opinions regarding the dialog form both the positive and negative points of view.The aim of this research is to identify the responses of Ismail Raci el-Faruki who is considered to be one of the important contemporary thinkers in terms of being able to master both eastern and western culture and also follow the contemporary discussions about the ?inter-religion dialog? debate.TThe questions of that Faruki?s responses will be considered are:a) How does Islam consider other religions?b) How were the relations between the believers of Islam and the other religions during the Islamic history?c) How should the ?dialog? be defined? Which rules should be followed? Which subjects should be concentrated on?For this research, Faruki?s own articles and some of his books about the subject are studied. Only his ideas are tried to be presented avoiding the discussions about the debate.The results of the corresponding framework are as follow:Islam consideres all religions? essences unique and same. There are many prophets, some of whose names are mentioned in the Koran or not, sent by God. The essence of revelation that is sent to human beings via the prophets has never been changed. The reason lying behind of existance of many religions is that the perception of these revelations, sent in an adaptable form for each society, differ from one society to the other.Hz. Muhammet founded an Islamic state in Medina. In this state, people were started to recognized not by their tribe or ancesters but by the religion they belong to. Each religious society was considered as a seperate community and this Islamic state was the unifying community for these groups. In this state each community made their own decision according to their religious beliefs and they were fighting together against the exterior attacks. Everybody were free to worship according to their beliefs and no one was threatening others? properties or lives, and all the blessed were protected diligently.Dialog is a transfomation which is not to any religons, customs, traditions or a political regime but to an truth. There are several points that should be taken into account during the construction of dialogue which are that the declarations should be seperated from the critics, the internal consistency should be preserved, appropriate historical perspective should be selected, there should be coherency with the truths, the absolutised truth claims from the holy book should be excluded, and finally dialogue should be applied in the areas which ease its occurance. The main themes of the dialogue should deal with the relation of human and innocence, the necessity of the consciousness for obeying the orders of God, the salvation which is only based on human-self and achievable any time and under all circumstances. |
|
dc.format.extent |
IV, 62 yaprak ; 30 cm. |
|
dc.language |
Türkçe |
|
dc.language.iso |
tur |
|
dc.publisher |
Sakarya Üniversitesi |
|
dc.rights.uri |
http://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ |
|
dc.rights.uri |
info:eu-repo/semantics/openAccess |
|
dc.subject |
İslam ve diğer dinler |
|
dc.subject |
Diyalog |
|
dc.subject |
İslam Devleti |
|
dc.title |
İsmail Raci El-Faruki ve Müslüman -Hristiyan diyaloğu |
|
dc.type |
masterThesis |
|
dc.contributor.department |
Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, Dinler Tarihi Bilim Dalı |
|
dc.contributor.author |
Yavuz, Ayşegül |
|
dc.relation.publicationcategory |
TEZ |
|