Mevcut tezin temel amacı Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu ilk yıllarda (1920-1938) Kürt Sorunu'nun Türkiye'nin güvenlik politikalarındaki etkisini araştırmaktır. Bu bağlamda bu tez devletin sorunu nasıl güvenlik meselesi haline getirdiğini tartışmaktadır. Kürt Sorunu'nun güvenlikleştirilmesi Türk ordusuna devlet aygıtı içerisinde başat bir rol sağlamış ve bu soruna yönelik askeri yöntemlerin ön plana çıkmasına yol açmıştır. Bu tartışmalar güvenlikleştirme teorisi çerçevesinde analiz edilecektir. Bu çalışma bahsi geçen tarihler arasında Kürt Sorunu'nu güvenlikleştirme yaklaşımı bağlamında değerlendirmek için öncelikle bu teorinin temel varsayımlarını açıklamaktadır. Bu bağlamada, bu tez güvenlikleştirme teorisinin temeli olan güvenlik çalışmalarının nasıl ortaya çıktığına ilişkin bazı bilgiler vermektedir. Sonrasında ise bir konuyu güvenlikleştirmek için gerekli olan faktörlere odaklanacaktır. Bu teorik tartışmalar sonrasında bu tez, 1920-1938 arası dönemde büyük oranda Türkiye'nin izlediği sert politikalar sonucu etkisi artan Kürt Sorunun ortaya çıkışını inceleyecektir. Kürt sorununu güvenlikleştirme politikalarında merkezi bir duruma dönüştüren adımları kavramak amacı ile özellikle ulus devlet inşası süreci dikkate alınacaktır. Bu bağlamda, bu teze göre Kürt Sorununun bir güvenlik meselesi olmasına yeni ortaya çıkan Türkiye devletinin attığı adımlar ya da aldığı önlemler yol açmıştır. Söz konusu olan bu amaçlar altında Kürt Sorununun bir güvenlikleştirme meselesi olduğunu göstermek amacıyla dönem itibariyle izlenen politikaların içeriğine değinilecek ve ayrıca liderlerin sorunla ilgili söylemlerine ve yazılı basının sorun ile ilgili haberlerine değinilecektir. Sonuç olarak liderlerin ve askerlerin söylemlerinin ve yazılı basının haberlerinin içeriğinin ve bunların yanı sıra, Sevr anlaşması gibi kolaylaştırıcı koşulların Kürt Sorununu bir güvenlikleştirme meselesine getirmesi anlamında önemli roller oynadığına varılacaktır. Bu tartışmaları göz önüne alarak Kürt Sorunu'nun Türkiye Cumhuriyeti'nin erken döneminde en önemli güvenlikleştirme meselesi olduğunu göstermekteyiz. Bu bağlamda bu çalışma şu gibi dökümanları incelemektedir; 1920-1938 yılları arasında izlenen politikalar, Türk liderlerin bu soruna yönelik söylemleri ve son olarak 1920-1938 yılları arasında bu sorun ile ilgili bazı gazetelerde çıkan haberler. Son olarak bu dökümanların yanı sıra bu çalışma, Sevr Anlaşması ve sonrasında ortaya çıkan olayların Kürt Sorununun güvenlikleştirme meselesi olmasında merkezi rol oynadığını savunmaktadır.
The main idea of this thesis is to seek the impact of Kurdish Question over the Turkey's security policies especially by focusing between 1920-1938 period, namely the foundation years of Turkish Republic. In this sense, this thesis debates that how Turkish state formed the Kurdish Question as security problem. Securitization of Kurdish Question provided Turkish army with prominent role in the state aparatus thus causing the dominance of military means towards this question. These debates will be examined in terms of securitization theory. In order to evaluate the Kurdish question in the context of securitization approach between the dates in question, this study, fistly, explains the main assumptions of the this theory. In this context, this thesis gives some information on how the security studies emerged, which are cornerstone of securitization theory. Afterward, it will be focusing which factors are necessary for the securitization of a subject. After these theoretical debates, this thesis will study the emergence of Kurdish Question prompted largely by the harsh policies of Turkey especially between 1920-1938. The process of the construction of nation state will be especially touched upon to comprehend the steps that put the Kurdish Question over the center of securitization policies. In this context, this thesis claims that the steps or means taken by newly born Turkish state caused the emergence of Kurdish Quesiton as a security matter. In wiev of these debates we try to show that the Kurdish Quesiton is a primary securitization matter in the early times of Turkish Rebuplic. In this respect, this study analyzes the documents such as; the policies pursued by Turkey between 1920-1938, Turkish leader's discourses on this question and last but not least news published on some newspapers between 1920-1938 related to this question. As a last word, besides these documents, this study claims that the Sevr aggrement and the internal issues following this event played a certain role in the emergence of Kurdish Question as a securitization matter.