Bu çalışmanın amacı, bir konaklama birimi olarak huzurevlerinin, 60 yaş ve üzeri evde yaşayan yaşlılar tarafından nasıl algılandığını ve bu yaşlıların, huzurevlerine yönelik düşünceleri ile cinsiyetleri, ikamet ettikleri şehirler ve birlikte yaşadıkları kişiler arasında bir ilişkinin olup olmadığını tespit etmektir. Araştırma alanı Sinop, Kastamonu ve Çankırı'yı içine alan TR82 Bölgesi'dir. Araştırma verileri, TR82 Bölgesi'nde ikamet eden 60 yaş ve üzeri 400 yaşlıdan yüz yüze anket tekniği ile toplanmıştır. Veriler, frekans analizi ve ki-kare (x2) testi ile analiz edilmiştir. Yapılan araştırmanın sonuçlarına göre; katılımcıların %99'u daha önce bir huzurevi deneyimi yaşamamış ve %96'sı gelecek yıllarda da huzurevinde yaşamayı düşünmemektedir. Katılımcıların %80'i huzurevlerine, yakınlarına yük olmama düşüncesiyle yöneleceğini, %89'u eğer çocukları tavsiye ederse huzurevine yerleşmeyi düşünebileceklerini belirtmiştir. Huzurevleri; terk edilmişliği hissettiren, kimseye yük olmamayı sağlayan, kimsesiz ve yoksul yaşlıların kaldığı bir yer, yaşlıların gelecek kaygılarını azaltan, çaresiz insanların kalmayı tercih ettiği, bir anlamda da yalnızlığın bir sonucu, bazı sorunlara bir çözüm olabilecek, güven veren birimler olarak algılanmaktadır. Yapılan ki-kare (x2) testi sonucuna göre, huzurevleri algısı ile cinsiyet ve gelir düzeyleri arasında bir ilişki olmamasına rağmen, huzurevi algısına yönelik bazı ifadeler ile ikamet edilen şehir ve yaşlının beraberinde yaşadığı kişiler arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir.
The aim of this study is to determine how nursing homes are perceived as accomodation units by the age of 60 and above elderly people living at home and whether there is a relationship between these people's perceptions and their gender, their income, the cities they live and the people they live with. Research area includes Sinop, Kastamonu and Çankırı cities located in the TR82 region in Turkey. Research data were collected through face to face questionnaires from 400 elderly people aged 60 and over residing in the TR82 region. The data were analyzed by frequency analysis and the chi-square (X2) test. According to the results of research; 99% of the participants has not experienced living in a nursing home and 96% of participants is not thinking of living in nursing homes in next years. 80% of the participants will consider living in a nursing home not to be a burden to their relatives and 89% of participants stated that if their children encourage them, the probability of living in a nursing home increases. A nursing home is perceived as reassuring units besides; the feel of abandonment, not to be a burden to anyone, a place for the lonely and poor old, reducing future anxiety for the old, a place helpless people prefer to stay, a result of loneliness in a sense, that might be a solution to some problems. According to chi-square (x2) test results it has been determined that although there is no relationship between perception of nursing homes and gender and income, there is a statistically significant relationship between some phrases related to perception of nursing homes and inhabited city and people the old live with.