Abstract:
Her geçen gün değiĢen ve geliĢen teknolojilerle tasarımda veri kullanımının
geliĢmesi, günümüz yapı tasarımı yaklaĢımlarını etkileyerek, mimari tasarım sürecini
farklı boyutlara ulaĢtırmıĢtır. Tasarımda veri kullanımı, tasarımcılara, algoritmik bir
bakıĢ kazandırarak biçimsel birçok alternatifin bütünleĢik Ģekilde görünümünü
sağlamaktadır. Algoritma, ―iyi tanımlanmıĢ kuralların ve iĢlemlerin adım adım
uygulanmasıyla bir sorunun giderilmesi veya sonuca en hızlı biçimde ulaĢılması iĢlemi‖
olarak tanımlanmaktadır(TDK). Ancak burada esas olan tasarımı oluĢturacak kurallar
dizisinin iyi tanımlanmasıdır.
Tasarım kurallarını oluĢturmanın yöntemlerinden biri de milyonlarca yıldır kusursuz bir
iĢleyiĢ içinde olan doğa dan öğrenme yoludur. Biyomimesis olarak adlandırılan bu
yöntem, doğada bulunan organizmaların taklit edilerek veya onların iĢlevsel
özelliklerinden ve sistemlerinin iĢleyiĢ ilkelerinden ilham alınarak insanların ihtiyaçlarına
cevap bulmaya çalıĢan bir arayıĢtır. Bu alanda önemli çalıĢmalar yapan Benyus,
biyomimikriyi insanların sorunlarına çözüm bulmak adına doğanın modellerini
inceleyen, taklit eden ve ilham alan yeni bir bilim olarak tanımlar ve doğanın bir model,
ölçüt veya mentor olarak tasarımlara yön veren veri olarak kullanılabileceğini belirtir.
Mimaride tasarım stratejisi olarak biyomimikrinin kullanılması; tasarım ile ilgili
problemlerin tanımlanıp bu ihtiyaca yönelik doğada bir çözüm arayıĢına gidilerek en
uygun organizma ya da ekosistemin bulunması ―biyolojiyi sorgulayan tasarım‖, ve bir
organizma ya da ekosistemde davranıĢ, fonksiyon gibi özelliklerin belirlenerek yeni bir
tasarım geliĢtirmesi ―tasarımı etkileyen biyoloji‖ olarak iki grupta belirtilmektedir. Bu
çalıĢmada doğadaki bitki ve hayvanların, koruma/korunma içgüdüsüyle gerçekleĢtirdiği
davranıĢlarından öğrenme yoluyla, yarı açık alanlarda kullanılabilecek bir üst örtü
sisteminin tasarlanması için konsept geliĢtirilmesi amaçlanmıĢtır. ÇalıĢma kapsamında,
Pangolin canlısının karĢı bir davranıĢ gördüğünde tepki olarak kendi kabuğuna kıvrılarak
kendini tamamen kapatması ve biçim değiĢtirmesi tasarımı yönlendiren veri olarak
kullanılmıĢtır. Bu doğrultuda öncelikle panellerle oluĢturulan tasarım modülü
belirlenmiĢtir. Doğal model olan pangolin‘in karĢılaĢtığı bir etki; modülde değiĢen
fiziksel çevre Ģartları; doğal modelin verdiği tepki ise, çeĢitli hava koĢullarına göre
panellerin belirli oranda açılıp kapanması olarak belirlenmiĢ ve uygun konfor
koĢullarının sağlanması hedeflenmiĢtir.