Sosyal bütçe anlayışıyla yapılan sosyal harcamalardan yoksul kesimin faydalandırılması, yoksulluk sorununa çözüm olabilmektedir. Bu harcamaların finansmanında dolaysız vergilere ağırlık verilmesi durumunda ise harcama ve vergi politikaları sonrası gelir dağılımının daha adil bir hale gelmesi ve yoksul kesim üzerindeki vergi yükünün dolaylı vergilere göre daha az hissedilmesi beklenmektedir. Bu nedenle, tez çalışmasının temel amacı, sosyal bütçe anlayışı ile yapılan harcamaların milli hasıla içerisindeki paylarının ve dolaylı-dolaysız vergi gelirlerinin toplam vergi gelirleri içerisindeki paylarının analitik analizini yapmaktır. Çalışmanın diğer amacı, tez çalışmasında kullanılacak olan panel veri analiz yöntemi ile Türkiye ve AB ülkelerinde sosyal koruma yardımlarının GSYH'ye oranlarının yoksulluk oranı üzerindeki etkinliğini araştırmaktadır. Sosyal harcamalar içerisinde yer alan sosyal koruma yardımlarının tercih edilmesinin nedeni, bu harcamaların yatırım ve yönetim giderlerini kapsamaması ve faydasının doğrudan yoksul kesime yönelik olmasıdır. Sosyal harcamaların yoksulluk üzerindeki etkisini araştıran ampirik çalışmalarda sosyal harcamalar bir bütün olarak ele alınmaktadır. Bu çalışmada ise sosyal harcamalar içerisinde yer alan ve etkisi doğrudan yoksul kesime yönelik olan sosyal koruma yardımları bir bütün olarak ve aile, sağlık, işsizlik, emeklilik (yaşlılık ve hayatta kalanlar ve engellilere yönelik yapılan) yardımlarının yoksulluk oranı üzerindeki etkisi tek tek incelenmektedir. Yapılan ampirik analiz sonucunda toplam sosyal koruma yardımlarının GSYH'ye paylarının yoksulluk oranları (medyan %50, 60 ve %70'e göre) üzerindeki etkisinin azaltıcı yönde olduğu bulunmuştur. Bunun yanında, aile ve sağlık yardımlarının yoksulluk oranı üzerindeki etkisi azaltıcı yönde, emeklilik yardımlarının ise artırıcı yönde etkisinin olduğu görülmüştür. Ayrıca, işsizlik yardımlarının medyan %70'e göre yoksulluk oranı üzerinde artırıcı yönde etkisinin olduğu tespit edilmiştir.
Benefiting the poor from social expenditures made with a social budget approach can be a solution to the problem of poverty. It is expected that the income distribution will become more equal after expenditure and tax policies if direct taxes are given weight in the financing of social expenditures. Thus, it is expected that the tax burden on the poor will be felt less than indirect taxes. For this reason, the main purpose of the thesis is to analyze the share of expenditures made with the understanding of social budget in the GDP and the share of indirect-direct tax revenues in total tax revenues. The other purpose of the thesis is to investigate the effectiveness of the ratio of social protection benefits to GDP on the poverty rate in Turkey and EU countries with the panel data analysis method. The reason why social protection benefits, which are included in social expenditures, are preferred is that these expenditures do not include investment and management expenses and their benefits are directly for the poor. In empirical studies investigating the effect of social expenditures on poverty, social expenditures are considered as a whole. In this study, the effect of social protection benefits, which are included in social expenditures and whose effect is directly on the poor, and the effects of family, health, unemployment, retirement (old age, survivors and disabled people) benefits on the poverty rate are examined one by one. As a result of the empirical analysis, it has been found that the share of total social protection benefits to GDP has a decreasing effect on poverty rates (according to the median 50, 60 and 70%). In addition, it has been observed that family and health benefits have a decreasing effect on the poverty rate, while retirement benefits have an increasing effect. In addition, it has been determined that unemployment benefits have an increasing effect on the poverty rate compared to the median 70%.