Suriye'de iç savaşın neden olduğu toplumsal değişimler neticesinde başlayan kitlesel göçlerle birlikte mülteci ve entegrasyon konusu Türkiye'nin güncel meseleleri arasında yer almaya başlamıştır. Türkiye'nin göç tarihi açısından özgün bir niteliğe sahip olan bu hareketlilik yeni bir göç deneyimini de beraberinde getirmiştir. Bu deneyimin nasıl yaşandığı ve yaşanacağı konusundaki tartışmalar genel olarak iki eksende yoğunlaşmaktadır; bunlardan biri mevcut kimlik ve tarihsel bağların Suriyelilerin Türk toplumuna entegre olmalarında olumlu yönde katkı sunabileceği ve bu hareketliliğin ekonomik büyüme açısından fırsata; sosyolojik açıdan toplumsal zenginlik ve çeşitliliğe katkı sağlayacağıdır. Bir diğeri ise, Türkiye'ye gelen Suriyeli nüfusun etnik çeşitliliği, sınıfsal statüleri, hukuki ve politik tecrübelerinden dolayı Türk toplumuna entegre olmalarında birtakım güçlüklerin yaşanacağıdır. Her iki görüşün ortak noktası ise entegrasyon politikalarının gerekliliğidir. Bu çalışma mülteci entegrasyonunun kentsel yaşam alanlarındaki durumlarına odaklanmakta; Suriyelilerin Türk toplumuna entegre olmalarının sosyal, kültürel ve ekonomik boyutta nasıl karşılık bulduğuna yanıt aramaktadır. Ayrıca etnik ve dini kimliğin entegrasyon üzerindeki etkisi de incelenmiş, Arap, Türkmen ve Kürt Suriyeli grupların entegrasyon farklılıkları da araştırmaya konu edinmiştir. İstanbul'un Küçükçekmece ilçesinde yaşayan Suriyeli kent mültecilerinin sosyal, kültürel ve ekonomik entegrasyonlarına ilişkin bulgular kuramsal ve metodolojik olarak karma yöntem araştırmasına dayanmaktadır. Literatür taraması ile belirlenen mülteci entegrasyonunun sosyal, kültürel ve ekonomik göstergeleri anket ve görüşme formları için daraltılmış ve soru formatına dönüştürülerek saha da uygulanmıştır. Çalışmanın neticesinde Suriyeli kent mültecilerinin Türk toplumuna sosyal ve kültürel açıdan entegre olmalarını kolaylaştıran etnik ve dini faktörlere sahip oldukları; ancak ucuz iş gücü, düşük gelir ve kadın istihdamı gibi faktörlerin ekonomik entegrasyon konusunda güçlükler ortaya çıkardığı; sosyal entegrasyonda da sosyal köprüler konusunda eksikliklerin var olduğu bulgularına ulaşılmıştır. Bununla birlikte entegrasyonun interaktif niteliğinin Suriyeli kent mültecilerinin entegrasyon süreçlerinde karşılaşılan eksik durumlardan biri olması nedeniyle ilerleyen zamanlarda Türkiye'de Suriyelilere yönelik başarılı bir entegrasyonun gerçekleşmesinin önündeki temel nedenlerden birini oluşturacağı öngörülmüştür.
SUMMARY