Bu çalışmada, Vn/Xm. asır Endülüs tefsir ekolünün önemli isimlerinden Muhammed b. el-Kurtubî (ö. 671/1273)'nin hayatı ve Kurtubî Tefsiri olarak bilinen eserinde esbâb-ı nüzule yaklaşımı ele alınmıştır. Endülüs'ü işgal hareketini genç yaşta yaşayıp, Kurtuba'nın düşmesinin ardından Mısır'a göç ederek el-Minye bölgesine yerleşen Kurtubî, yanda kalan eğitimini tamamladıktan sonra, ömrünün geri kalan kısmını tefsirine ve diğer eserlerinin telifine adamıştır. Dindar bir kişiliğe sahip olan Kurtubî, fıkıh, lügat ve kıraat alanlarındaki birikimini ansiklopedik mahiyetteki ahkâm ağırlıklı tefsirinde ortaya koymuştur. Kurtubî, tefsirinde me' sur tefsire (hadisler) öncelik tanımıştır. Uygun düşen âyetlerin tefsirinde Ehl-i sünnet dışı mezhepler ve inkarcılarla münakaşaya girmeyi, zamanının siyâsî, sosyal ve tarihî olaylarına da değinmeyi ihmal etmemiştir. Çalışmada, tefsirdeki esbâb-ı nüzul rivayetleri geniş bir tasnife tabi tutulmuştur. Söz konusu rivayetlerin tefsirdeki takdim şekli, takdiminde kullanılan ifadeler, bu hususta Kurtubî'nin kaynaklan, rivayetler hakkındaki değerlendirmeleri, bu haberleri dönemindeki olaylarla irtibatlandırması ve bu haberlerinden istifadesi incelenmiştir. Çalışma, Kurtubî'nin bu konuya büyük önem atfettiğini ortaya koymuş olup, müfessirin kaydettiği yüzlerce sebeb-i nüzul haberlerini başta kütüb-i sitte olmak üzere, diğer muteber hadis kaynaklan yanında Taberî, Vahidî, İbn Atıyye ve diğerlerinden bazen senedle, bazen de ilk râvî veya kaynağım vererek naklettiği görülmüştür. Diğer yönden müfessir, sahabe, tabiîn ve tebe-i tabiînden de çoğu kere senedsiz esbâb-ı nüzul haberleri verir ve bunları diğer müfessirlerin görüşleriyle birlikte sunup değerlendirir. Bu bağlamda delil ve karinelere uygunluk arz eden rivayet, müfessir yanında kabul görmektedir. Bu yolun hadis disipliniyle uygunluk arz eden bir değerlendirme olduğu ortaya çıkmıştır. Öte yandan çalışma Kurtubî'nin, sebebin ve nüzulün taaddüdü meselelerine cevaz verdiğim de ortaya koymaktadır. Keza kaydettiği birden fazla nüzul rivayetleri arasında tercihte bulunmayı da ihmal etmeyen müfessir, bazı rivayetlerin kabul veya reddi hususunda hadisçilerin değerlendirmelerine yer vermiştir. Yine çalışma, müfessirin özellikle fikhî konularda sebeb-i nüzul rivayetlerinden âzami derecede istifade ettiğini ve muhtelif yerlerde delil olarak kullandığım ortaya koymuştur.
This study deals with a very important figure of Andalusian exegetical school during the VII. Islamic century, namely Abu Abd Allah Muhammad b. al-Qurtubi (d. 671/1273) and his approaches to the notion of the sabab al-nuzul (occasion of revelation). He saw the Spanish invasion of Andalus in his early age, when the Muslims lost Qurtuba he moved to Egypt and settled in Minya. Here he continued his education which was interrupted during the invasion. Rest of his life was dedicated to the composition of religious books. Qurtubi was a religious man, and he wrote an exegesis which contains several sciences such as the variant readigns, law, language etc. Although he belonged to the Maliki school of thought he never limited himself with Maliki law. His commentary look like an enycylopedia and his style is very fluent. He used prophetic tradion a lot and from time to time he discussed against the opinion of un-orthodox people and heretics. He also did not neglect to note the political, social and historical events of his time. In this study we also categorize the various reports concerning the occasion of revelation. We investigate how Qurtubi introduced these reports and especially which kind of discourse he used in his dealing with these reports. It is also worth noting that we try to show his critical approach to these reports. Qurtubi had many occasion of revelation sources. He primarely used six (major) books of Hadith collection together with Tabari, Wahidi and Ibn Atiyya's commentaries. He sometimes mentioned the chain of isnad of these reports, sometimes he did not mention any of them. He frequently mentioned them together with other exegetes' comments. He usually accepted the reports which fit his criterias. It shows that he was really in line with the criterias of the traditionalist. Nonetheless, he accepted that there might be several occasion with several revelation. He also did not neglect to make a preference in some reports. He also gave the evaluation of the traditionalist regarding the rejection or acceptance of the reports. This study also shows that he used occasion of revelation to make correct juridical judgement.