Türk Endüstri İlişkileri Sistemi'nin yapısal özellikleri çalışanlar üzerinde sınırlandırıcı bir etkiye sahip olmuştur. Mevcut sistemde çalışanlar kendilerini ilgilendiren kararlara etkin bir şekilde katılamamaktadır. Bunun yanında son yıllarda yeniden yapılanma sürecinde ortaya çıkan değişiklikler işyerlerinde çalışanların bilgilendirilmesi ve danışılması sürecinin önemini arttırmaktadır.Avrupa ülkelerinde önemli bir yeri olan çalışanların bilgilendirilmesi ve danışılması konusunda 1990'lardan itibaren Avrupa Birliği seviyesinde düzenlemelere gidilmiştir. Bilgilendirme ve danışma konusunda ilk atılan adım 1994 yılında Avrupa Çalışma Konseyleri Direktifidir. Avrupa Birliği genişleme süreci ve birliğe yeni üyelerin katılımıyla, bu katılım yöntemleri zorunlu bir uygulama olarak diğer ülkelerin yasal mevzuatları içerisinde uyumlaştırılmaktadır. Avrupa Birliği'ne aday ülke olması nedeniyle Türkiye de bu direktifi yasal mevzuatına uyumlaştırmak zorunda kalacaktır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken, Avrupa genelinde ortaya çıkan bu uygulamaların başarısını etkileyen faktörlerin Türkiye'deki durumudur. Bu açıdan bakıldığında Avrupa Birliğinde desteklenen ve uygulanan bir yöntemin Türkiye ve benzer ülkelerde uygulanabilirliği ile ilgili araştırmalar yapmak gereklidir.Bahsedilen bu gereklilikten dolayı bu çalışmanın amacı, çalışanların bilgilendirme ve danışma hakları kapsamında Türk Endüstri İlişkileri Sistemi'nde bir araştırma yaparak, Avrupa Çalışma Konseylerinin uygulanabilirliğini ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda işçi temsilcileri ve bu alanda çalışan akademisyenlerin aralarında bulunduğu uzmanlara anket ve mülakat çalışması yapılmıştır.Bulgular, Avrupa Çalışma Konseylerinin uygulanabilirliğinin zayıf olduğunu göstermektedir. Sonuçlar, Türk Endüstri İlişkileri Sistemi'nde böyle bir yöntemin olmaması, Türk işletme yapısının katılım kültürüne yabancı kalmış olması, işverenlerin bu konuda direnç göstermeleri, işçi temsilcilerinin bu konudaki düzenlemeleri örgütlü işgücünün sorunlarının çözümüne bağlamak istemeleri ve bu konuda ortak bir düşünce yapısına sahip olmamaları gibi nedenlerin bu yapıların ülkemizde uygulanabilirliğini azalttığını göstermektedir.
The effects of structural features of Turkish Industrial Relations System on employers have been restraining. Employers in current system are not involved in decision making process. However, in recent years amendments in reorganization process of Industrial Relations System have made informing and counseling process important.Since 1990 in European Union, there has been a legal amendment on informing and counseling process which has an important place in European countries. The first step in this direction was European Council Directives in 1994. With the enlargement of European Union, new member states have to harmonize their national regulations with European Regulations. Turkey also has to harmonize her national regulation with European Regulation as a requirement of membership. In this context, the important thing to be considered is the situation of factors which affected the results in European Union. It is the reason that the applicability of European style methods in countries such as Turkey should be studied.The aim of thesis is to study applicability of European Work Councils in Turkey taking into consideration of informing and counseling rights of workers within Turkish Industrial Relations. Furthermore, with this aim, surveys and interviews has been conducted to worker representatives and academicians.Thus findings show that there is weak potential of applicability of European Work Councils in Turkey. According to findings indicate that absence of such implementation in Turkish Industrial Relations, resistance of employers, demands of worker representatives to handle the subject in the context of solving organized labor problems, not having common idea on the subject affect the applicability of the method negatively.