Osmanlı Devleti kurulduktan sonra gaza ideolojisi gereği sürekli batıya doğru seferler yapmıştır. Bu seferler neticesinde önce Rumeli sonrasında ise Balkanlar fethedilmiştir. Yavuz Sultan Selim döneminde kısa bir süreliğine seferlerin yönü doğuya çevrilerek Safevi ve Memlük tehlikesi bertaraf edilmişti. Kanuni Sultan Süleyman?ın 1520 yılında tahta geçmesi ile birlikte doğu sınırlarının güvence altına alınmış olması neticesinde Osmanlı Devleti?nin seferleri yeniden batıya çevrilmiş ve 1521 yılında Orta Avrupa?nın kapısı durumundaki Belgrad ve 1526 yılında Budin gibi önemli merkezler fethedilmiştir. 1526 yılında cereyan eden Mohaç Savaşı?ndan sonra Macar asilzadelerinden Zapolya ve Habsburglulardan Ferdinand, topladıkları diyet meclislerinde kendilerini Macar Kralı ilan ettirmişlerdi. Ancak Ferdinand?ın krallığı Osmanlı Devleti tarafından kabul edilmemiş bilakis rakibi Zapolya himaye edilerek kendisine hilat giydirilmiştir. Böylece Zapolya, Osmanlı Devleti?ne tabi vassal bir kral olarak 1540 yılına kadar varlığını sürdürmüştür. Zapolya?nın 1540 yılında ölümünden sonra 1541 yılında Budin ilhak edilerek beylerbeyliği statüsüne getirilmiş ve eyaletin başına sâbık Bağdat valisi Süleyman Paşa atanmıştır. Bundan sonra Budin?de himaye devri biterek fiilen Osmanlı hakimiyeti dönemi başlamıştır. Biz bu çalışmamızda Macaristan?ın tahtgâhı Budin?in Osmanlı hakimiyetine girmesi neticesinde sancak merkezi yapıldığı dönemden itibaren XVI.yüzyıl boyunca değişen idari, iktisadi ve nüfus yapısını tapu tahrir defterlerindeki veriler ışığında ele almış bulunmaktayız. Buna göre Budin Beylerbeyliği?nin merkezi -paşa sancağı- durumunda olan Budin Sancağı, Budin, Peşte, Vac, Vişegrad, Keçkemed, Cezire-i Kovin ve Földvar olmak üzere yedi adet nahiye ve bu nahiyelere tabi yaklaşık 300 adet köyden müteşekkildir.Budin Sancağını oluşturan nahiyelerin ve sancağın genel nüfusuna bakıldığında kır nüfuslarının şehir nüfuslarından fazla olduğu dikkat çekmektedir. Ayrıca sancak dahilinde sâkin reayanın büyük çoğunluğunun Hıristiyan Macarlar olduğu geri kalan kısmının ise İtalyanlar, Almanlar ve Yahudiler olduğu gözlemlenmektedir. Sancak genelinde Müslüman nüfus ise oldukça azdır. Bu tespitlerden, Balkan şehirlerinde olduğu gibi Budin?de İslamlaşma ve Türkleşmenin meydana gelmediği anlaşılmaktadır.Budin Sancağının iktisadi yapısına bakıldığında genel anlamda şehirlerde pazar, gümrük ve ticaret vergileri ile mukataa (kiralama) gelirlerinin, kırsal kesimde ise zirai ve hayvani ürünlerden elde edilen gelirlerin öne çıktığı anlaşılmaktadır. En fazla dikkat çeken zirai ürün hububat ve hamr (şarap)?dır. Hayvansal ürünler arasında dikkat çekenler ise muhtelif hayvan derileri, büyükbaş ve küçükbaş hayvanlardır. Anahtar kelimeler: Osmanlı Devleti, Budin, Macaristan, Tahrir
Ottoman State, after its foundation, had always campaigned to the west because of the ?gaza? ideology. As a result of these campaigns, firstly Rumelia and then the Balkans had been conquered. During the reign of Yavuz Sultan Selim, the threat of Safavids and Mamluks were eliminated by the campaigns to the east just for a short time. In 1520, the campaigns were directed again to the west with the ascend of Kanuni Sultan Süleyman to the throne and in 1521 important centres such as Belgrad and Budin which were considered as the gates to Europe had been conquered. After the Mohaç War in 1526 Hungarian aristocrat Zapolya and Ferdinand from Habsburg declared themselves kings of Hungary in the Diet Assembly. However, the kingdom of Ferdinand was not recognized by the Ottoman State, on the contrary, Zapolya was protected and given the right to wear the ?hilat?. Thus, Zapolya reigned as the king of Hungary as subject to the Ottoman State until 1540. After the death of Zapolya in 1540, Budin was captured and considered as a state; Süleyman Pasha, the former mayor of Baghdad, was assigned to the state. After that, the protection period was over and Budin was actually under the Ottoman domination.In this study, we have evaluated the changing administrative, economical and population structure of Budin, the capital of Hungary, according to the data collected from the tapu ? tahrir registers from the time that it came under the control of the Ottoman State until the XVI century. According to this, Budin Sancak (Pasha Sancak), which was the centre of the state of Budin, is composed of 7 nahiyes; Budin, Peşte, Vac, Vişegrad, Keçkemed, Cezire-i Kovin and Földvar; and almost 300 villages within these nahiyes.When we look at the populations of these nahiyes and the total population of Budin, it is remarkable that the rural populations are more than the urbane. Also it is observed that the majority of the inhabitants within the sancak are Christian Hungarians and the rest is composed of Italians, Germans and the Jew. Muslim population throughout the sancak is very few. It is understood by these findings that assimilation into Islam and Turkish culture in Budin as well as in Balkan states has not taken place. When we look at the economical structure of Budin Sancak, it is seen that in cities the main source of income is the taxes taken from bazaars, customs office, trades and rents, and as for the rural districts the incomes are mainly from agricultural crops and animal products. The most outstanding agricultural crops are grains and wine. Certain ones among the animal products are various animal skins, cattle and ovine. Keywords: Ottoman State, Budin, Hungary, Tahrir