Bu çalışmanın amacı, ulusaşırı şirketlerdeki çalışma ilişkisinin nasıl bir etkilenişle ortaya çıktığını ve bu etkileşimin nasıl bir kuramsal çerçeve ile çalışılabilir olduğunu ortaya koymak olacaktır. Bu amaç doğrultusunda öncelikle çalışma ilişkileri alanı farklı kuramsal yaklaşımların çalışma ilişkisinin kapitalist toplumsal hayat içerisindeki özgünlüğünü anlamlandırılması ve açıklanmasına ilişkin yazınına odaklanılmıştır. Kapitalizmde çalışma ilişkisi yalnızca bir ekonomiye, kültüre ya da ülkeye karşılık değil, katmanlaşmış bir tarihsel toplumsal ilişkiler bütününe karşılık gelmektedir. Bu ilişkiler bütününün herhangi bir katmanını (örneğin ulusaşırı şirketlerde çalışma ilişkilerini) çözümlemeye girişirken, kapitalizmde çalışma ilişkisinin toplumsal konumunu çözümleme dışı bırakmak, ele alınan meselenin dinamik işleyişini kavramayı güçleştirecektir. Bu çalışmanın odağına ulusaşırı firmalarda çalışma ilişkilerinin nasıl belirlendiği koyulurken; aynı zamanda kapitalizmin dinamik işleyiş örüntülerini kavrayabilecek bir kuramsal çerçeveyi de ortaya koyabilmek amaçlanmıştır. Günümüz kapitalizm koşulları içinde mevcut farklılıkların tek tipleşmesinden, iki tipleşmesinden ya da çok tipleşmesinden öte, bu farklılıkların kapitalist ilişkilere eklemlenip kapitalizmin dinamiğini bağlamsal özgüllüklerle beraber yeniden üretiliyor olduğu ileri sürülebilir. Tarihsel ve coğrafi olarak yaşanan farklılaşmalar bir yandan zamansal olarak genellenebilir özellikler sunarken, diğer bir yandan da mekânsal olarak çeşitliliği kaçınılmaz olarak barındıracaktır. Kapitalist üretim biçiminin yaşadığı kırılmalar, dönüştüğü biçimler bu alan üzerinden zamansal veya mekânsal olarak da okunabilir, gözlemlenebilir. Kurumsal okulun bir bileşeni olan Kapitalizmin Çeşitliliği (KiÇ) yaklaşımı (Hall ve Soskice, 2001) ulusaşırı şirketlerde çalışma pratikleri ile ilgili yaygın bir gündem oluşturmuş ve popülerlik kazanmıştır. Bu çalışma ise bu yaklaşımın sahip olduğu açmazlara değinerek, bu açmazlara takılı kalmayan bir yaklaşım olarak Sistem, Toplum ve Baskınlık Etkileri (Smith ve Meiskins 1995; Smith ve Elger 1997, 2000; Elger ve Smith, 2005) yaklaşımını benimsemiştir. STBE yaklaşımı kuvvetli ve dinamik bir çerçeve sunmasına rağmen görgül çalışmalarla daha fazla beslenmeye gereksinim olduğu belirtilmiştir (Edwards vd., 2013: 609). Buradan hareketle böyle bir gereksinimi karşılamaya da katkıda bulunmak amaçlanmıştır. STBE yaklaşımının sunduğu çerçeve üzerinden yapılması muhtemel çalışmalar için kavramsal bir çıkış noktası yaratabilmek umulan bir katkı olarak da değerlendirilebilir. Çalışma üç bölüm olarak tasarlanmıştır. Birinci bölümde bir akademik disiplin olarak çalışma ilişkilerinin varlığının kapitalizmde çalışma ilişkisini kavramaya yönelik sunduğu çerçeve ele alınmış, ardından da çalışmanın tarihsel olarak değişen bağlamının bu alan için ne ifade ettiği tartışılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümü, ulusaşırı şirketlerde çalışma ilişkilerini ele alan popüler bir yaklaşım olarak KiÇ'i sahip olduğu kuramsal ve görgül açmazları gösterebilmek açısından detaylı olarak çözümlenmiş ve bu açmazlara sıkışmadan aynı ilişkiler hangi kuramsal yaklaşımla ele alınmalıdır sorusundan hareketle STBE yaklaşımı hem yazına katkı sağlayacağı düşünülerek hem de olası bir araştırma gündemine atılacak olan bir ilk adım olarak çözümlenmiştir. Böylelikle ulusaşırı şirketlerdeki çalışma ilişkilerini şekillendiren etkilerle daha dinamik bir düzlemde ele alabilmenin imkanları ele alınmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümü ise STBE yaklaşımı ile tasarlanmış bir alan araştırmasının yürütülmesini ve çözümlemesini içermektedir. Buna göre STBE yaklaşımının çalışmanın değişen bağlamını kavrayış potansiyeli daha elverişli bir çerçeveye karşılık geldiği anlaşılmıştır.
The aim of this study is to examine the interaction realm of employment relationship in Transnational Corporation with an appropriate theoretical stance against some mainstream positions especially Varieties of Capitalism (VoC) approach. First focal point of the study is try to concentrate on industrial relations approachs to comprehend employment relation and its uniqueness in capitalist social world. Then the second focal point is about debates on employment practice in Transnational Corporation which is bifurcated in two main contrasting perspectives as convergence and divergence respectively. Ever since 1980s, 'globalization' has been a very popular but imprecise and contested concept which refers a transformation among all aspects of social life. Nevertheless the ambiguity of the concept and in respect to critical considerations on globalization, there can be seen clear trends towards liberalization and reconfiguration of cross-national trade through the removal of national tariff barriers and the cross-national integration of production within Transnational Corporations (TNCs). Neither international trade nor the reconfiguration of its circumstances is a distinctive feature of late 20th century, what really matters is distinctiveness feature of capital as a relation in terms of geographical mobility and variant aspects of accumulation regime. But yet, every reconfiguration period comes with the reformation of capitalist institutional and organizational structures and so the organization of work has a vital component of this process. Therefore, the role of TNCs and its impact on employment practice by choosing relocation and disaggregation of production chain is an area which we can see and interrogate the re-formed work relationship. As a follower of national business systems framework, Varieties of Capitalism (Hall and Soskice, 2001) approach has very lively debates on employment relations and is a broadening literature in terms of comparative analysis which contains rich descriptive knowledge. As being critical to 'best practice' and cultural perspectives, Varieties of Capitalism (VoC) approach claims that different national types of capitalism exist simultaneously regarding to comparative advantages. In spite of fertileness of the VoC literature, this approach has been also criticised in many levels. Bruff (2011:482) defines the VoC literature as a 'body of knowledge comprised of contributions which take institutions as their starting point when considering the evolution of national political economies' and this stance leads them to an institutional reductionism. Institutions can be important in the evolution of capitalist society, but such institutions are also grounded in capitalist conditions of existence. They are not the foundation of social life; 'there are varieties of capitalism, but they are varieties in capitalism as well'. This research project is trying to overcome these limitations and dichotomous debates between convergence - divergence on Employment Practice in TNCs literature by following the System, Society and Dominance Effects framework (Smith and Meiskins 1995; Smith and Elger 1997, 2000). This triple influence involves political economy or mode of production ('system effects'); different national institutions, cultures, and histories ('societal effects'); and the diffusion of best practices or modernization strategies by the 'society-in-dominance' in specific periods of global competition, such as the United States or Japan in recent years ('dominance effects') (Elger and Smith, 2005: 58).