Dünya'da ve Türkiye'de artan işsizlik oranlarından en çok etkilenen kesimi gençler oluşturmaktadır. Türkiye'de gençler arasında işsizliğe en çok maruz kalan kesim ise yükseköğretim kurumlarının ön lisans, lisans, lisansüstü ve doktora programlarından mezun olan bireylerdir. Bir ülkenin ekonomik, teknolojik ve sosyal gelişiminde büyük öneme sahip yüksek eğitimli gençlerin işsiz kalması, bu kesimin içinde bulunduğu ülkeyi diğer ülkelerle olan rekabette geri bırakacak olumsuz etkiye neden olacaktır. Bu tezin amacı, Türkiye'de işsizliğin en büyük nedenlerinden biri olan eğitimde kazandırılan yetenekler ile işgücü piyasasında ihtiyaç duyulan yetenekler arasındaki uyuşmazlığın dengelenmesine yönelik bir karar destek sistemi (KDS) model önerisi sunmaktır. Bu model, yükseköğretim kurumlarından mezun olan/olacak gençler için tasarlanmış olmasına rağmen ilköğretimden itibaren tüm eğitim kurumlarında benzer şekilde uygulanabilir. Ancak araştırmamızın kapsamını yüksek eğitimli gençler oluşturduğu için bu çalışmada sadece yükseköğretim kurumlarına yönelik bir model tasarlanmıştır. Araştırmanın birinci ve ikinci bölümünde ulusal ve uluslararası literatür taraması ve geniş kapsamlı yapılan ikincil kaynaklardan elde edilen istatistiki verilerden yola çıkılarak kavramsal çerçeve ve mevcut durum ortaya konulmuştur. Mevcut durumun ortaya konulmasından sonra var olan sorunları minimize edecek şekilde ilgili kamu ve özel sektör paydaşlarına ait mevcut veri tabanından toplanan veriler, veri bütünleştirmesi metodu ile önerdiğimiz KDS modelinde dinamik olarak tasarlanmıştır. KDS'de yer alan verilerden yola çıkılarak yükseköğretim, istihdam ve meslek kurumlarına geliştirecekleri politikalarda destek olmayı amaçlayan bilgiler sunulmaktadır. Bu bilgilerin oluşumunda kamu ve özel sektör işverenleri, kısa, orta ve uzun dönemde ihtiyaç duydukları pozisyonları ve bu pozisyonların niteliklerini yetenek temelli KDS'ye girecektir. Bu verilerden oluşan işgücü taleplerine göre akademik ve mesleki eğitimler planlanabilecek ve bu sayede işgücü piyasasının ihtiyaçlarına uygun personel yetiştirilebilecektir. Bu modelin tasarlandığı gibi işletilmesi ile işgücünün yetenek uyumsuzluğundan kaynaklanan arz-talep dengesizliğinin azaltılacağı ve sonuç olarak yüksek eğitimli genç işsizlik oranının düşürüleceği değerlendirilmektedir. Eğitim planlamasının işgücü piyasasının ihtiyaçlarına yönelik olarak yapılması sonucunda işverenlerin işe alım maliyetlerinin azalması gibi bir yan faydanın da oluşacağı savunulmaktadır.
Youth is the most affected segment of the society by the increasing unemployment rate in Turkey and in the world. The people, who are most exposed to unemployment among the youth in Turkey, are individuals graduated from associate degree, undergraduate, graduate and doctorate programs of higher education institutions. Highly educated young people are of great importance in the economic, technological and social development of a country. The unemployment of such an important segment of the society will have a negative impact on the country, where this segment resides, in the competition with other countries. The aim of this thesis is to introduce a proposal model of a decision support system (KDS) in order to balance the incompatibility, which is one of the most important reasons of unemployment in Turkey, between the skills that are gained in education and skills that are needed in the labor market. Although this model is designed for young people, who were graduated/will graduate from higher education institutions, this model can be applied similarly in all educational institutions starting from primary education. However, since the scope of our research consists of young people who have higher education, a model has been designed only for higher education institutions in this study. In the first and second part of the study, the conceptual framework and the current situation are presented based on the statistical data obtained from national and international literature review and comprehensive secondary sources. After the current situation was set forth, the data, which was gathered from the existing database that belong to the shareholders of relevant public and private sector in a way that will minimize the existing problems, have been designed as it will be compiled dynamically with the data integration method in the KDS model that we have proposed. Based on the data included in KDS, information is supplied to the higher institutions, employment, and professional organizations in order to help them for the policies that they will develop. In the formation of this information, public and private sector employers will enter the positions they need in the short, medium and long term and the qualifications of these positions as skill-based to the KDS. Academic and vocational trainings will be planned according to the labor demands in the data and thus, suitable personnel will be raised according to the needs of the labor market. By operating this model as designed, imbalance of supply-demand in labor caused by skill-mismatch will be decreased and as a result, it is considered that the unemployment rate of highly educated youth will be reduced. As a result of educational planning having been made according to the needs of the labor market, it is argued that this will also create a side benefit in the decrease in employers' costs of recruitment.