Açık Akademik Arşiv Sistemi

Bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışmanın sosyal anksiyete, reddedilme duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık üzerine etkisi

Show simple item record

dc.contributor.advisor Yrd. Doç. Dr. Mustafa Koç
dc.date.accessioned 2020-10-09T11:41:53Z
dc.date.available 2020-10-09T11:41:53Z
dc.date.issued 2011
dc.identifier.citation Sapmaz, Fatma. (2011). Bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışmanın sosyal anksiyete, reddedilme duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık üzerine etkisi. (Yayınlanmamış Doktora Tezi). Sakarya Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Sakarya.
dc.identifier.uri https://hdl.handle.net/20.500.12619/69583
dc.description 06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü TEZlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.
dc.description.abstract Bu çalışma, klinik tanı almamakla birlikte, sosyal anksiyete belirtileri gösteren üniversite öğrencilerinin sosyal ortamlarda yaşadıkları anksiyeteyle başaçıkmalarına yardımcı olmak amacıyla, bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı bir grupla psikolojik danışma programının hazırlanmasını, uygulanmasını ve işlevselliğinin sınanmasını kapsamaktadır. Araştırmanın temel amacı, bilişsel-davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışma uygulamasının, üniversite öğrencilerinin yaşadığı sosyal anksiyeteyi ve sosyal anksiyetenin alt boyutlarından olan sosyal korku ve sosyal kaçınmayı azaltmadaki etkililiğini belirlemektir. Ayrıca, uygulanan müdahalenin sosyal anksiyete ile ilişkili olduğu varsayılan red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeyleri üzerindeki etkililiği de incelenmiştir.Araştırma, 2009-2010 öğretim yılında Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde öğrenim gören 2. 3. ve 4. sınıf öğrencileri arasından yansız olarak seçilmiş 21 üniversite öğrencisi ile yürütülmüştür. Deneklerin seçiminde Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeği kullanılmış ve bu ölçekten yüksek puan alan öğrenciler arasından kura çekilerek, araştırma gruplarına (deney n= 11, kontrol n=10) seçkisiz atama yapılmıştır.Grupların oluşturulmasının ardından eş zamanlı olarak her iki grup içinde dokuz haftadan oluşan oturumlar başlatılmıştır. Deney grubuna, sosyal anksiyeteyle baş etmeye yönelik olarak hazırlanmış bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışma programı uygulanırken, kontrol grubuna ise sosyal anksiyete ile ilişkili olmamakla birlikte psikolojik unsular içeren farklı grup etkinlikleri araştırmacının kendisi tarafından uygulanmıştır.Araştırmada 2x3'lük (deney/kontrol grupları X ön-test/son-test/izleme testi) split plot desen kullanılmıştır. Araştırmada veri toplamak amacıyla, deney ve kontrol grubunda yer alan öğrencilere Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeği, Red Duyarlılığı Ölçeği ve SCL-90 Kişilerarası Duyarlılık Alt testileri farklı zaman aralıklarında (oturumlar başladığında, tamamlandığında ve sonlandıktan üç ay sonra) olmak üzere üç kez uygulanmıştır. Bu ölçümlerden elde edilen verilerin analizinde, ölçüm ve gruplar arasında anlamlı bir farkın olup olmadığını belirlemek için, tek faktör üzerinde tekrarlı ölçümler için iki faktörlü varyans analizi tekniği kullanılmıştır. Üç ölçümden (öntest-sontest ve izleme) elde edilen veriler SPSS 18 paket programıyla analiz edilmiş ve anlamlılık düzeyi olarak .05 alınmıştır.Araştırma bulgularına göre; araştırmanın bağımlı değişkenlerini oluşturan sosyal anksiyete, sosyal korku, sosyal kaçınma, red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık değişkenlerinin tümü için müdahale x zaman etkisinin anlamlı olduğu görülmüştür (p<.05). Elde edilen bu bulgu, öğrencilerin farklı deneysel koşullarda yer almalarının ön-test, son-test ve izleme testi puanlarını farklı düzeyde etkilediğini göstermektedir. Bu faklılığın kaynağını belirlemek üzere Bonferonni uyumlu çoklu karşılaştırma testinden yararlanılmıştır. Bonferonni uyumlu çoklu karşılaştırma testi ve varyans analizinden alınan sonuçlar, Bilişsel davranışçı yaklaşım odaklı grupla psikolojik danışmanın sosyal anksiyete, sosyal korku, sosyal kaçınma, red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeylerini azaltmada etkili olduğunu ve bu etkinin üç aylık izleme sonunda da kalıcılığını korumakla birlikte artarak devam ettiğini ortaya koymuştur. Özellikle de sosyal korku, reddedilme duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeylerinde görülen azalmanın uygulama sonrası devam eden süreçte daha belirgin olarak görüldüğü dikkat çekmiştir. Elde edilen bulgular ışığında araştırmadan elde edilen sonuçlar tartışılmış ve gelecek araştırmalar için önerilerde bulunulmuştur.Anahtar Kelimeler:Sosyal Anksiyete, Sosyal Korku, Sosyal Kaçınma, Reddedilme Duyarlılığı, Kişilerarası Duyarlılık
dc.description.abstract Bu çalışma, klinik tanı almamakla birlikte, sosyal anksiyete belirtileri gösteren üniversite öğrencilerinin sosyal ortamlarda yaşadıkları anksiyeteyle başaçıkmalarına yardımcı olmak amacıyla, bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı bir grupla psikolojik danışma programının hazırlanmasını, uygulanmasını ve işlevselliğinin sınanmasını kapsamaktadır. Araştırmanın temel amacı, bilişsel-davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışma uygulamasının, üniversite öğrencilerinin yaşadığı sosyal anksiyeteyi ve sosyal anksiyetenin alt boyutlarından olan sosyal korku ve sosyal kaçınmayı azaltmadaki etkililiğini belirlemektir. Ayrıca, uygulanan müdahalenin sosyal anksiyete ile ilişkili olduğu varsayılan red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeyleri üzerindeki etkililiği de incelenmiştir.Araştırma, 2009-2010 öğretim yılında Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nde öğrenim gören 2. 3. ve 4. sınıf öğrencileri arasından yansız olarak seçilmiş 21 üniversite öğrencisi ile yürütülmüştür. Deneklerin seçiminde Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeği kullanılmış ve bu ölçekten yüksek puan alan öğrenciler arasından kura çekilerek, araştırma gruplarına (deney n= 11, kontrol n=10) seçkisiz atama yapılmıştır.Grupların oluşturulmasının ardından eş zamanlı olarak her iki grup içinde dokuz haftadan oluşan oturumlar başlatılmıştır. Deney grubuna, sosyal anksiyeteyle baş etmeye yönelik olarak hazırlanmış bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışma programı uygulanırken, kontrol grubuna ise sosyal anksiyete ile ilişkili olmamakla birlikte psikolojik unsular içeren farklı grup etkinlikleri araştırmacının kendisi tarafından uygulanmıştır.Araştırmada 2x3'lük (deney/kontrol grupları X ön-test/son-test/izleme testi) split plot desen kullanılmıştır. Araştırmada veri toplamak amacıyla, deney ve kontrol grubunda yer alan öğrencilere Liebowitz Sosyal Anksiyete Ölçeği, Red Duyarlılığı Ölçeği ve SCL-90 Kişilerarası Duyarlılık Alt testileri farklı zaman aralıklarında (oturumlar başladığında, tamamlandığında ve sonlandıktan üç ay sonra) olmak üzere üç kez uygulanmıştır. Bu ölçümlerden elde edilen verilerin analizinde, ölçüm ve gruplar arasında anlamlı bir farkın olup olmadığını belirlemek için, tek faktör üzerinde tekrarlı ölçümler için iki faktörlü varyans analizi tekniği kullanılmıştır. Üç ölçümden (öntest-sontest ve izleme) elde edilen veriler SPSS 18 paket programıyla analiz edilmiş ve anlamlılık düzeyi olarak .05 alınmıştır.Araştırma bulgularına göre; araştırmanın bağımlı değişkenlerini oluşturan sosyal anksiyete, sosyal korku, sosyal kaçınma, red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık değişkenlerinin tümü için müdahale x zaman etkisinin anlamlı olduğu görülmüştür (p<.05). Elde edilen bu bulgu, öğrencilerin farklı deneysel koşullarda yer almalarının ön-test, son-test ve izleme testi puanlarını farklı düzeyde etkilediğini göstermektedir. Bu faklılığın kaynağını belirlemek üzere Bonferonni uyumlu çoklu karşılaştırma testinden yararlanılmıştır. Bonferonni uyumlu çoklu karşılaştırma testi ve varyans analizinden alınan sonuçlar, Bilişsel davranışçı yaklaşım odaklı grupla psikolojik danışmanın sosyal anksiyete, sosyal korku, sosyal kaçınma, red duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeylerini azaltmada etkili olduğunu ve bu etkinin üç aylık izleme sonunda da kalıcılığını korumakla birlikte artarak devam ettiğini ortaya koymuştur. Özellikle de sosyal korku, reddedilme duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık düzeylerinde görülen azalmanın uygulama sonrası devam eden süreçte daha belirgin olarak görüldüğü dikkat çekmiştir. Elde edilen bulgular ışığında araştırmadan elde edilen sonuçlar tartışılmış ve gelecek araştırmalar için önerilerde bulunulmuştur.Anahtar Kelimeler:Sosyal Anksiyete, Sosyal Korku, Sosyal Kaçınma, Reddedilme Duyarlılığı, Kişilerarası Duyarlılık
dc.format.extent xv, 328 sayfa; 30 cm.
dc.language Türkçe
dc.language.iso tur
dc.publisher Sakarya Üniversitesi
dc.rights Atıf 4.0 Uluslararası
dc.rights.uri info:eu-repo/semantics/openAccess
dc.rights.uri http://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subject Sosyal anksiyete
dc.subject Sosyal korku
dc.subject Sosyal kaçınma
dc.subject Reddedilme duyarlılığı
dc.subject Kişilerarası duyarlılık
dc.title Bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı grupla psikolojik danışmanın sosyal anksiyete, reddedilme duyarlılığı ve kişilerarası duyarlılık üzerine etkisi
dc.type doctoralThesis
dc.contributor.department Sakarya Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Eğitimde Psikolojik Hizmetler Bilim Dalı
dc.contributor.author Sapmaz, Fatma
dc.relation.publicationcategory TEZ


Files in this item

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record