Kur'ân-ı Kerîm, Hz. Peygamber'e indirilmesinden itibaren muhataplarınca anlaşılmaya çalışılmıştır. Hicrî ikinci asırdan itibaren İslâm toplumunda daha görünür hale gelen sûfîler de kendi bakış açıları ekseninde vahyi anlamaya gayret etmişlerdir. Bu çalışmada ilk dönem sûfî müfessirlerinden Tüsterî, Sülemî ve Kuşeyrî'nin ahkâm ayetlerine yönelik yorumları incelenmiştir. Onların değerlendirmeleri ortaya konmuş, bu çerçevede ahkâm âyetlerini yorumlama yöntemleri ve dayandıkları kaynakların belirlenmesi hedeflenmiştir. Ayrıca bu yorumların ahkâm-ahlâk ilişkisi bağlamında tefsir ilmine olan katkısının ortaya konması da amaçlanmıştır. Tezin birinci bölümünde işârî tefsirin mahiyetine, yöntemine, değerine, ahkâm âyetlerinin işârî ve beyânî yorum açısından anlaşılmasına yer verilmiştir. Bu bölümde işârî tefsir anlayışı hakkında genel bir malumat verilmiş ve İslam ilim geleneğinde ahkâm ayetlerinin nasıl anlaşıldığı üzerinde durulmuştur. İkinci bölümde, ilk sûfî müfessirlerin yorumlarında kullandıkları kaynaklar ve zâhirî manadan işârî manaya geçerken takip ettikleri yöntem araştırılmıştır. Üçüncü bölüm ise ilk işârî tefsirlerin ahkâm ayetlerine yönelik yorumlarının tahliline tahsis edilmiştir. Burada onların ahkâm ayetlerine yaklaşımları ortaya konulmuş ve yaptıkları tefsirlerin beyânî ve işâri yorum açısından değerlendirmesi yapılmıştır. Araştırma neticesinde ilk sûfî müfessirlerin âyetlerin tefsirinde zâhirî ve işârî yorumu beraber kullandığı, ahkâm ayetlerinin zâhirî mana ve hükümlerini kabul ettikleri görülmüştür. Yapılan bazı işârî yorumların kaynak, yöntem ve metinle ilişki bağlamında bir kısım problemler barındırdığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte ahkâm ayetlerini ahlâkî açıdan değerlendirmede ve onlardan hüküm çıkarmada bu yorumların genel manada başarılı olduğu, ahkâm ayetlerini anlamaya katkı sağladığı, hükmün içsel boyutunu kavramada insan zihninde yeni ufuklar açtığı sonucuna varılmıştır.
The addressees of the Holy Qur'an have been attempting to understand it since its revelation to the Prophet. Sufis, who became more visible in the Islamic society from the Hijri second century onwards, have also tried to understand the revelation on the axis of their own perspectives. In this study, the interpretations of the early Sufi interpreters, al-Ṭustari, al-Sulami and al-Qushayri, regarding ahqam verses are analyzed. Their interpretations are presented in a descriptive manner, and in this framework, it is aimed to determine their methods of interpreting ahqam verses and the sources they relied on. In addition, it is also aimed to reveal the contribution of these interpretations to the science of tafsir in the context of the relationship between ahqam and akhlaq. In the first part of the thesis, the nature, method, and value of tafsir al-Ishari, and the understanding of ahqam verses in terms of ishari interpretation and literal interpretation are presented. In this part, a general information about the understanding of ishari interpretation is provided and how ahqam verses are understood in the Islamic scholarly tradition is discussed. In the second part, the sources used by the early Sufi interpreters in their interpretations and the method they followed in their transition from zahiri interpretation to ishari interpretation are analyzed. The third part is devoted to the description of the commentaries of the early ishari interpretations of ahqam verses. Here, their approaches to ahqam verses are presented and their tafsir are evaluated in terms of declarative interpretation. As a result, it is observed that the early Sufi interpreters used both zahiri and ishari method in the interpretation of ahqam verses and acknowledged the zahiri meaning and rulings of ahqam verses. It is found that some of the ishari interpretations have some problems in terms of both source and methodology. In addition, it is concluded that these interpretations are generally successful in evaluating ahqam verses from a moral point of view and in drawing rulings from them, that they contribute to the understanding of ahqam verses, and that they offer new horizons for the human mind in comprehending the inner dimension of the ruling.